Ekonomi Sinema ve sahne emekçilerinin feryadını dinledik

Sinema ve sahne emekçilerinin feryadını dinledik

Paylaş
Sinema ve sahne emekçilerinin feryadını dinledik

Sinema sektörünün çilesini çeken sinema ve sahne emekçileri, günde 16 saate varan çalışma süreleri, eksik yatan sigorta primleri, güvencesiz çalıştırılma, haksız işten çıkarılma ve eksik ödenen ücretler gibi şikayetleriyle maden işçilerinden sonra en zorlu koşullarda kendilerinin çalıştığını söylüyor. / Hülya Çaylak - Posta

Sinema sektörü deyince aklımıza ünlü oyuncular ve onların parıltılı hayatları geliyor. Ancak sektör sadece ekranda görünenlerden ibaret değil, bu işin bir de görünmeyen kısmında yani arka tarafında tüm yükü sırtlayan sinema işçileri var. Hiçbir kurum tarafından kaydı tutulmayan bu işçilerin tam sayısı dahi bilinmiyor. Zira sinema işçileri kimsenin görev ve sorumluluk alanına girmiyor.

Haberin Devamı

İŞKOLU BELLİ DEĞİL

Sinema Emekçileri Sendikası’nın örgütlü olduğu 10’uncu işkolunda (ticaret, büro eğitim ve güzel sanatlar) yaklaşık 4 milyon işçinin çalıştığı görülüyor. Ancak bu sayıya bürolardan marketlere, eğitim kurumlarından kuaförlere kadar birbiriyle ilgisiz ve hayli geniş yelpazeden işçiler dahil. Sanat emekçilerinin ayrı bir işkolu olmadığı için hem alanda kaç kişinin çalıştığını bilmek zorlaşıyor hem de sinema ve sahne emekçileri, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) gibi birçok haktan yoksun kalıyor.

DÜŞÜK ÜCRETTEN SİGORTA

Kayıtdışılık sorununun 10-15 yıl öncesinde sektörde 1’inci sırada yer aldığını belirten Ayden, “Sendikamızın mücadelesi sonucu sahaya neredeyse sigortasız çalışan alınmamakta ama yine de yasal boşluklardan yararlanmak isteyen yapımcılar söz konusu. Ayrıca sinema, dizi, reklam fark etmiyor; bu sektörde çalışanların yüzde 90’dan fazlasının sigortası gerçek ücret üzerinden değil asgari ücret üzerinden yatırılıyor. Yapım firmaları bunu yasal olarak kılıfına uyduruyorlar” dedi.

Haberin Devamı

PARALARI VERİLMİYOR

Dizilerde yaşanan sorunlardan bahseden Ayden, “Kimi zaman 2-3 bölümün ücretini ödemeyip içeride tutuyorlar. Sezon sonu gelince ya da dizi kaldırılınca o ücretler ödenmiyor. Ancak bize başvuru olunca biz avukat görevlendirip yargı yoluyla işçilerin ödemelerini yaptırıyoruz. Ayrıca genel olarak adaletli bir ücret sistemi de yok. Başrol oyunculara astronomik rakamlar ama küçük rollerdeki yardımcı oyunculara günlük yevmiyelere denk gelen ücretler ödeniyor” diye konuştu.

KAYITDIŞI ÇALIŞTIRMA

Yönetmeninden senaristine, kamera asistanlarından, ışıkçısına, servis şoföründen dekoru yapan marangoza ve oyunculara kadar bir filmin yapımında emeği olan herkesin sinema işçisi sayıldığını belirten Sinema Emekçileri Sendikası (Sine-Sen) Başkanı Zafer Ayden ise “Yapımcı hariç. Çünkü o ticari işletme sahibidir” diyor. Sektördeki temel sorunun kayıtdışılık ve düşük ücretten sigorta yatırmak olduğunu aktaran Ayden, ayrıca uzun süren çalışma saatlerinin de çalışanları zorladığını söylüyor.

Haberin Devamı

16 SAATE VARAN SÜRELER

Normalde günde 8-9 saat çalışması gereken bütün set ekibinin 12 saat çalıştırıldığını belirten Ayden, şunları söyledi:

“Bazı yapımcılar çalışma süresini 14-16 saate kadar çıkarıyor. Ayrıca sabahları ekibi toplayan servis aracı platoya, çekim yerine bazen iki saat varamıyor. Aynı şekilde iş bitiminde de eve dönüşte aynı çile çekiliyor. Yemekleri yapan şirketler en ucuz gıdalardan yemek yapıyor. Ayrıca çoğu sette iş güvenliği sağlanmıyor. Yani sağlık ekipleri ve iş güvenliği uzmanları yok.”

DİZİLER İHRAÇ EDİLİYOR GELİRİ BİZE YANSIMIYOR

‘Türkiye’deki üniversitelerde çok fazla sinema-tv bölümü var ve her yıl binlerce mezun veriyor’ diyen Zafer Ayden, şöyle devam etti:

“Bu gençlerin çoğu iş bulamıyor. Dizi filmlere yatırımcı bulunabiliyor ama bağımsız sinemacıları destekleyen, fonlayan bir kurum yok. Film festivalleri bünyesinde geliştirme atölyeleri var ama yeterli değil. Türkiye’nin dünyada dizi filmleri en çok ihraç eden ikinci ülke olduğu, bu gelirin yılda 350 milyon doları bulduğu söyleniyor ama bu gelir çalışana yansımıyor.”

Haberin Devamı

KİMİ SEKTÖR DEĞİŞTİRDİ KİMİSİ YURTDIŞINA GİTTİ

Pandemide çalışanların ekonomik olarak sıkıntılar yaşadığını vurgulayan Ayden, şöyle konuştu:

“Haftalık ücretle çalışıyoruz. Oyuncusundan yönetmenine, dekor çalışanından kurgucusuna kadar iş garantisi olmayan bir sektördeyiz. Düzenli maaş alma imkanı yok. Pandemide birçok film projesi ertelendi, dizi ekiplerinin sayısı azaltıldı. Birçok insan işsiz kaldı, faturasını dahi ödemeyenler oldu. Pek çok insan sektörü bırakıp başka alanlara yöneldi, kimisi memleketine döndü, kimisi yurtdışına gitti.”