Giriş
İklim krizi, enerji bağımsızlığı ve arz güvenliği gibi konular son yıllarda tüm dünyada yenilenebilir enerji kaynaklarını ön plana çıkardı. Türkiye, özellikle güneş ve rüzgar enerjisinde taşıdığı potansiyelle dünyada yükselen güç olarak öne çıkıyor.
HÜLYA ÇAYLAK
Türkiye’de rüzgârda 100 bin megavattan, güneşte ise 250 bin megavattan fazla enerji potansiyeli olduğu öngörülüyor. Yenilenebilir enerji ağırlıklı olarak elektriğe dönüştürülerek kullanılabiliyor ve bugün dünya genelinde elektrik üretiminde hidroelektrik, rüzgar, güneş, jeotermal ve biyokütle gibi yenilenebilir kaynakların payı yüzde 30’a yaklaşıyor. Yenilenebilir kaynaklar açısından zengin olan Türkiye’de ise bu pay yüzde 40’ı geçiyor.
YÜZDE 55’İ YEŞİLDEN
Elektrik üretimi açısından incelendiğinde Türkiye, yenilenebilir kaynakların kullanımı bakımından Avrupa’da beşinci sırada yer alıyor. Türkiye’de 2023 yılı sonu itibarıyla elektrik üretim kurulu gücü 106 bin 969 megawatt’a (MW) ulaşmış durumda. Halen Türkiye’nin kurulu elektrik gücünün yaklaşık yüzde 55’ini yenilenebilir enerji santralleri oluşturuyor. Elektrik üretiminde ise yenilenebilir enerjinin payı yaklaşık yüzde 45’e çıktı.
DÜNYADA 12’NCİ SIRADA
Haziran 2023’te Türkiye’nin toplam kurulu gücü içinde yüzde 67.8’lik bir paya sahip olan özel sektör yatırımları ağırlıklı olarak fosil, hidroelektrik ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşuyor. PWC Enerji 2023 raporuna göre Türkiye küresel olarak dünyada; toplam yenilenebilir enerjide 14’üncü sıradan 12’nci sıraya çıktı. Enerji düşünce kuruluşu Ember’in verileri göre, Türkiye’nin çatı üstü güneş enerjisi potansiyeli ise en az 120 GW’lık bir kapasiteye işaret ediyor. Bu değer, mevcut güneş kapasitesinin 10 katına yakın.
