Sebzelerin kralı olarak da biliniyor! Uzmanı açıkladı: Demir, C, K ve B6 zengini, kabızlığı bitiriyor

Brokoli, en sevilen ve en sık tüketilen sebzelerin başında geliyor. Vücuda olan pek çok katkısı ile bilinmekte olan bu sebze, içerisindeki vitamin ve mineral oranları ile sağlığımıza sağlık katıyor. Bu sebzenin faydalarından maksimum verimi elde edebilmek için ise tüketim sıklığına, şekline ve diğer detaylara dikkat etmek gerekiyor. İşte sebzelerin kralı, doğanın biriciği brokolinin vücudumuza faydaları ve nasıl tüketilmesi gerektiğine dair tüm detaylar! www.posta.com.tr Son 20 yılda Türk mutfağının vazgeçilmezleri arasına giren brokoli, 2004 yılından beri aktif olarak Türkiye'de yetiştiriliyor. Brokoli, düzenli olarak tüketildiğinde vücuttaki mineral ve vitamin eksiklerinin giderilmesinde önemli bir rol oynuyor. Genel vücut sağlığını olumlu etkileyen bu besin kaynağının özellikle etki ettiği farklı noktalar da bulunuyor. Haftada 2 kez tüketimi yeterli görülen bu besin kaynağı, karnabahar ve lahana gibi besinlerle aynı aileden geliyor. Bu besinin düzenli ve doğru tüketimi sayesinde vücudun sağlıklı işleyişi desteklenebiliyor. Kalorisi yok denecek kadar az olan brokoli, özellikle diyettekiler için önemli bir besin kaynağı oluyor. Vitamin ve mineral zengini oluşu ile vücuda pek çok sağlıklı bileşenin girişini destekleyen brokoli, düşük kalorisi sayesinde sıklıkla tüketilebiliyor. Diyetisyenlerin ve sağlıklı yaşam uzmanlarının önerisi olan bu besin kaynağı sayesinde hızlı bir şekilde ve kontrollü olarak kilo verilebiliyor. Uzmanı, Yarım kilo yeseniz 165 kalori. Hadi, zeytinyağı ve limonla tüketseniz 200 kalori. şeklindeki açıklaması ile de aslında bu besinin düşük kalori oranına dikkat çekiyor. Brokolinin en önemli özelliğinin insülin direncini kırmak olduğunu söyleyen uzman isim, aynı zamanda bu sebzenin iştah hissini de sınırlandırdığını iletiyor. Bana kilo problemi ile gelen hastalarımın diyetine mutlaka brokoli eklerim. diyen Yörükoğlu, haftada en az 2 gün brokoli veya aynı aileden gelen karnabahar ve lahana gibi besinlerin tüketiminin önemine de dikkat çekiyor. Probiyotik ve prebiyotik özellikleri ile dikkat çeken brokoli, özellikle bağırsak sağlığını koruma noktasında da önemli etkiler gösteriyor. Brokoli metabolizmayı hızlandırıcı ve lif zengini etkisiyle de biliniyor. Prof. Dr. Yörükoğlu'nun açıklamasına göre brokoli aynı zamanda;Bağırsak hareketlerini hızlandırıyor, kabızlığa karşı koruyor. Bağırsaklarda bir kitle oluşturarak yağ ve kolesterol emilimini azaltıyor, kan değerlerini dengeliyor. Yüksek C vitamini içeriği sayesinde brokoli, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı direnci artırabiliyor. Bu özellik, soğuk algınlığı ve diğer enfeksiyonlardan korunmaya yardımcı olabiliyor. Brokoli, antioksidanlar açısından zengin bir sebze olarak da öne çıkıyor. Özellikle A vitamini, C vitamini ve beta-karoten içeriği, vücuttaki serbest radikallerle savaşarak hücresel hasarı azaltabiliyor. Şeker hastaları için brokoliyi şifa kaynağı kılan asıl unsurun sulforafan olduğunu açıklayan Yörükoğlu, zengin antioksidan içeriğine de dikkat çekiyor. Sulforafanın asıl önemli etkisinin karaciğerde şeker yapımını engellemesi olduğunun altını çizen uzman, insülin direncini kırdığını da söylüyor. Klinik araştırmalarla da desteklenen brokolinin şeker hastaları üzerindeki faydaları, özellikle tip-2 diyabete sahip kişilerin de muhakkak bu sebzeyi tüketmesi gerektiğini kanıtlıyor. Brokoli başta olmak üzere brassica grubu sebzelerin tüketimi de şeker hastaları için büyük önem arz ediyor. Lif, folik asit ve potasyum içeren brokoli, kalp sağlığını destekleyebiliyor. Özellikle uzun süre şeker hastalığından mustarip olmuş kişilerin de kalp damar hastalıklarına yakalanma olasılığını düşürüyor. Lif, kolesterol seviyelerini düzenleyerek kalp-damar hastalıkları riskini azaltabiliyor. Koroner arter hastalıklarındaki en etkileyici faktörlerden olan kötü kolesterol (LDL) düzeyini de düşürmeye yardımcı olan bu besin, genel sağlık için son derece önemli etkileri barındırıyor. Brokoli, içerdiği glukosinolat adlı bileşenler sayesinde kanser riskini azaltabilecek potansiyele sahip. Özellikle meme, prostat, akciğer ve kolon kanseri üzerinde olumlu etkiler gösterebiliyor. Yaşlanmayı geciktirici etkileri ile de dikkat çeken brokoli, kırışıklık ve hücre hasarına karşı da etkili oluyor. Özellikle mitokondrilerimizde yoğunlaşan NAD isimli bir maddeye odaklanan brokoli, hücrelerimizin enerji kaynaklarını güçlendirerek de vücudun enerji seviyesini yükseltiyor. NAD'ın en önemli özelliği ise gençlik genlerimizi aktif etmesi oluyor. Yaşlanma ile birlikte aniden düşüş göstermeye başlayan NAD seviyelerini içerisinde yer alan NMN molekülleri ile korumaya yardımcı olan brokoli, hücresel hasarı azaltmayı sağlıyor. Geç yaşlanmak isteyenlerin bu nedenle sıklıkla brokoli tüketimine önem vermesi gerekli görülüyor. Brokoli, düşük kalorili olmasına rağmen yüksek besin değerleri içeriyor. C vitamini, K vitamini, folik asit, lif, potasyum ve demir gibi önemli vitamin ve mineralleri içeren bu besin içerisinde aynı zamanda protein oranı da 100 gramında 3 gr olacak şekilde ölçülüyor.Özellikle vejetaryen beslenenler için kurtarıcı olan brokoli, bitkisel protein alımını önemli ölçüde destekleyerek vücuda pek çok olumlu katkıda da bulunuyor. Brokolinin tüketim şekli de büyük önem taşıyor. Son derece faydalı ve besleyici olan bu besin kaynağının tüketim şekli de alınabilecek verimin artışını sağlıyor. Brokoliden maksimum verim almak adına pişmiş ve çiğ olarak tüketimde ekstra ürün kullanmamaya özen göstermek gerekiyor. Fırında kızartma, buharda pişirme, haşlama, soslama gibi farklı pek çok yöntemle sunulabilen bu besin kaynağından en çok verim, çiğ olarak salatalara katıldığında alınabiliyor.Unprocessed diet olarak da bilinen işlenmemiş gıda tüketimini destekleyen beslenme şekilleri, özellikle brokolinin çiğ olarak tüketildiğinde ne denli faydalı olduğuna tekrar tekrar dikkat çekiyor. Yörükoğlu ise brokolinin en sağlıklı tüketim yönteminin buharda hafif yumuşayana kadar ön pişirmeye maruz bırakılması olduğunu dile getiriyor.