Gündem Jeoloji Yüksek Mühendisi Saraç, 'Marmara’daki tek riskli fay!' diyerek uyardı

Jeoloji Yüksek Mühendisi Saraç, 'Marmara’daki tek riskli fay!' diyerek uyardı

Paylaş
Jeoloji Yüksek Mühendisi Saraç, 'Marmara’daki tek riskli fay!' diyerek uyardı

Marmara Bölgesi, göz kamaştırıcı güzellikleriyle hayranlık uyandıran bir coğrafya olmasına rağmen, içinde sakladığı büyük bir korkuyla biliniyor. Beklenen Marmara Depremi, uzmanlar ve vatandaşlar tarafından yıllardır merak ve endişeyle yakından takip ediliyor. Deprem tehlikesi taşıyan illere dikkat çeken Jeoloji Yüksek Mühendisi Beytullah Saraç, “Hemen yarın deprem olacakmış gibi ülkemizi afetlere karşı dirençli hale getirmeliyiz” diyerek Marmara’daki en riskli fay hattının nerede olduğunu haritalarla açıkladı.

Elif Bayram / Posta.com.tr – Marmara Denizi'nin derinliklerindeki fay hatları, korku dolu bir geçmişe sahip olup günümüzde de büyük bir ilgiyle takip ediliyor. Peki hangi illerde deprem riski arttı? Jeoloji Yüksek Mühendisi Beytullah Saraç, deprem riskinin sadece Marmara Bölgesi ile sınırlı olmadığını belirterek “Depremlerin geleceği Çukurova havzasında görünüyor. Adana ve Osmaniye çevresine dikkat!” diyerek önümüzdeki günler için dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Haberin Devamı

Türkiye, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6'lık yıkıcı depremlerin ardından yaralarını sarmaya devam ederken, gözler beklenen Marmara depremine çevrildi. Geçtiğimiz günlerde Balıkesir'in Susurluk ilçesinde 4.1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Deprem Bursa dahil çevre illerde de hissedildi.

Jeoloji Yüksek Mühendisi Beytullah Saraç, “Balıkesir’de Manyas ile Susurluk ilçeleri arasında meydana gelen 4.1’lik deprem, Avrupa-Akdeniz Sismoloji Merkezi’nin aktardığı verilere göre ters fayda değil sağ yanal atımlı bir fayda meydana gelmiştir. Bu da Susurluk fayında değil, 1953’te Yenice Gönen ve 1964’de kırılan Manyas depreminde kırılan Manyas fayının devamındaki bir noktada meydana geldiğini gösteriyor” dedi.

Haberin Devamı

 

“7’NİN ÜZERİNDE DEPREM OLABİLİR”

Sarıköy fayının 7’nin üzerinde deprem üretebileceğini söyleyen Saraç, “Maden Tetkik Arama’nın fay haritasında 1953 ve 1964’te kırılmayan kesimin 5-10 km uzunlukta olduğu görünmektedir. Bu bilgiler bize bu fayın kırılmayan kesiminin büyük bir deprem üretemeyeceğini gösteriyor. Bölgeye baktığımızda Sarıköy’den Çan’ın güneyine doğru uzanan Sarıköy fayı en son 1737’de kırılmış olup bu iki Kuzeydoğu-Güneybatı gidişli fay o tarihlerden beri stres biriktirmektedir. Özellikle Sarıköy fayı 7’nin üzerinde deprem üretebilecek potansiyeldedir” diye konuştu.

MARMARA’DAKİ RİSKLİ FAY

Marmara'da beklenen depreme ilişkin değerlendirmede bulunan Saraç, “Büyük İstanbul Depremi’nin 17 Ağustos 1999 ‘da gerçekleştiğini düşünüyoruz.  Marmara Denizi’nin kuzeyinde kalan tek risk, Kumburgaz çukurundaki ters fayda görünüyor. Burada 6.5 büyüklüğünde bir deprem riski var. Sismik veriler, kitlenme derinlikleri, fay çalışma mekanizması bunu gösteriyor” ifadelerini kullandı.

“İSTANBUL’U YOK EDECEK DEPREM OLMAYACAK”

Türkiye’nin aktif faylarla çevrili bir coğrafya olduğuna dikkat çeken Saraç, “Sürekli gündeme geldiği gibi İstanbul’u yok edecek büyüklükte bir deprem olmayacak, olası bir deprem İstanbul’da bölgesel hasarlara yol açacak” diyerek sözlerine şöyle devam etti:

Haberin Devamı

7’nin üzerinde deprem olmayacak olması İstanbul’un depreme hazırlanmasına gerek olmadığı anlamına gelmiyor. İstanbul gelecekteki depremlere sağlam yapılarla, afet planlarıyla, dirençli bir şehir olarak hazırlanmalıdır. Marmara’nın güneyinde İznik, Gemlik, Mudanya, Karacabey Bandırma fayları gibi Bursa ve Balıkesir’de aktif faylar bulunuyor. Ülkemizin aktif faylarla çevrili bir coğrafya olduğunu unutmamak gerekiyor. Hemen yarın deprem olacakmış gibi ülkemizi afetlere karşı dirençli hale getirmemiz çok önemli.

 

ADANA BÖLGESİNE DİKKAT

6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6'lık depremlerin ardından birçok fayda stres biriktiğini belirten Saraç, “Kahramanmaraş depremleri sonrasında yapılan jeodezik ölçümler gösterdi ki bütün Anadolu plakası geniş bir alana doğru hareket sağladı. Yapılan ölçümler de bunu ortaya koydu. Bu da demek oluyor ki birçok fay hattına gerdirme etkisi oldu. 6 Şubat depremlerinden sonra Osmaniye ve Adana’ya dikkat çekmek gerekiyor. 6 Şubat depremlerinin geleceği Çukurova havzasındadır.  Adana’nın kuzeyindeki Tufanbeyli, Saimbeyli ve Savrun faylarına stres aktarıldığını buradaki küçük depremlerden anlıyoruz” dedi.

2500 YILDIR SUSKUN FAY ETKİLENEBİLİR

Jeoloji Yüksek Mühendisi Beytullah Saraç, Yedisu fayı, Erzincan-Karlıova arası için "7.2 ve 7.4 büyüklüğünde deprem bekliyoruz” diyerek uyarılarda bulundu:

Erzincan’ın doğusunda Yedisu fayında 1784’ten beri stres birikmektedir. Yedisu’da meydana gelecek bir deprem Ovacık fayını da kırabilir. Bu depremlerden sonra 2500 yıldır suskun olan Malatya fayına da etkilenebilir. Ege Bölgesi de fay hatlarıyla sarılı aktif bir tektonizmaya sahip bölgemizdir. Aydın Denizli arası Küçük Menderes fayları, Manisa ve Gediz vadisi fayları, güneyde Muğla’nın bulunduğu Ege denizinden uzanan yapılar, Fethiye fay zonu 7.1’lik deprem üretmiştir. Bunlar belli başlı sayabileceğimiz fay hatlarıdır.

 

“DEPREMLERE BELGESEL GÖZÜYLE BAKMAK DA MÜMKÜN”

“Ülkemizi depremlere karşı dirençli şehirler haline getirmenin yanında toplumumuzun psikolojisini de depreme dirençli hale getirmemiz gerekiyor” diyen Saraç, Coğrafya dersinin önemine dikkat çekti:

Haberin Devamı

Jeoloji eskiden olduğu gibi Coğrafya dersi ile yeniden okullarda zorunlu derslerinin içerisine girmelidir. Depremleri, afetleri ve yeraltı kaynaklarımızı küçük yaşlarda öğrenmeye başlarsak daha bilinçli bir toplum olarak kayıplarımızın büyük ölçüde önüne geçmiş oluruz. Dirençli ve bilinçli bir toplum haline geldiğimizde ise depremlere belgesel gözüyle bakmamız da mümkün olur.

 

İZLANDA LAV PÜSKÜRMEYE BAŞLADI

İzlanda'nın başkenti Reykjavik yakınlarında volkanik patlamalar yaşandığını belirten Saraç, “İzlanda dünyanın en hareketli volkanik bölgelerinden biri olarak biliniyor. İzlanda’da aktif hale gelen volkanizma ülkeye turist akınına sebep oldu. Volkanik hareketlilik yaşanan bölge başkente yalnızca 30 kilometre uzaklıktaydı. Ayrıca son birkaç yılda 7 üzerinde 3 deprem üreten Kermadec fayı 8 büyüklüğünde bir depreme gebe. San Andreas fayı da 8 - 9 arası büyüklükte depremler üretecek potansiyelde.” diye konuştu.