Kur yükselişi ekonomik temelli değil

Türkiye’nin 2019’un başından beri bir iyi bir de kötü olayla karşı karşıya olduğunu söyleyen Ateş, “İyi haber, faizlerin umulandan hızlı düşmesi. Hızlı düşüşte Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın ve bankaların dayanışma içerisinde çalışması etkili oldu. Ağustostan sonra yüzde 33’leri gören faiz, şimdi yüzde 19-21 aralığında. Kötü haber ise dünyadaki genel konjonktür ve kendi bölgesel konularımız da gözönüne alındığında dış fonlamanın eskisi kadar bol, geniş kapsamlı ve uzun vadeli olmaması” diye konuştu.

BANKACILIK GÜÇLÜ

Bankacılık sektörünün hâlâ likiditesini koruduğunu, bilançosunun da güçlü olduğunu belirten Hakan Ateş, esas itibarıyla 2018’de ortaya çıkan hadisenin ne 1980’lerdeki ne 1994’lerdeki ne de 2001 krizine benzediğini, buradaki temel farklılığın şirketlerin 210 milyar liralık açık pozisyonu olduğunu söyledi. Ateş, “Bu açık pozisyon riskinin kur 7’ye çıktığında ekonomiye verdiği zarar 700 milyarın üzerindeydi. kur 5’li seviyelere gelince zarar 350 milyar Denizbank GenelMüdürü Hakan Ateş liralara geldi” diye konuştu.

Gülten Uğurlu