Yaşam Sanayide gece gündüz çalışarak kendi elleriyle yaptılar! Aylık giderlerini duyanlar inanamıyor

Sanayide gece gündüz çalışarak kendi elleriyle yaptılar! Aylık giderlerini duyanlar inanamıyor

Paylaş
Sanayide gece gündüz çalışarak kendi elleriyle yaptılar! Aylık giderlerini duyanlar inanamıyor

Merve Çavuşoğlu ve Öznur Güzelses, 16 yıl önce bir festivalde tanıştı. Etkinlikte başlayan dostluk, hayatlarının en önemli adımlarından biriydi. Benzer ilgi alanlarına sahip olduklarını fark ettiklerinde, “Dört duvar arasında yapılan her şey doğada da yapılabilir" diyerek şehrin gürültüsünden uzaklaşmayı seçtiler. Sanayide gece gündüz çalışarak kendi elleriyle yaptıkları karavanları hayatlarının dönüm noktası oldu. Merve ve Öznur, “Hayatta monoton ilerleyen her şeyden uzaklaşmak istedik” diyerek karavan yaşamının ayrıntılarını posta.com.tr’ye anlattı. Aylık giderlerini duyanlar ise kulaklarına inanamadı.

Elif Bayram / Posta.com.tr -  Merve Çavuşoğlu ve Öznur Güzelses, hayalini kurdukları yaşamı kendi imkanlarıyla gerçekleştirmeyi başarmış iki genç kadın. Onların karavan hikayesi, Öznur Güzelses’in 1971 model Vosvos’uyla yaptıkları kamp macerasıyla başladı. Merve ve Öznur, "Yolculuktan dönmek istemediğimizi anladığımızda, şimdiki hayatımızın ilk adımlarını attık" diyerek sadece karavanı değil yeni bir hayatı seçtiklerini şu sözlerle anlatıyor:

Haberin Devamı

Hayatta tekdüze ilerleyen, sınırlandırılmış her şeyden kaçıp uzaklaşmak istedik. Dört duvar arasında yapılan her şey doğada da yapılabilir dedik ve alışılmışın dışında bir karavan yaptık.

Merve Çavuşoğlu, fotoğraf ve müziğe ilgisi olduğunu keşfedince bir dönem sahne fotoğrafçısı olarak çalıştı ancak aradığı hayatın bu olmadığını düşünmeye başladı. “Bulunduğum alanın insanlara ilham olması için gelişmeye ve üretmeye devam ediyorum” diyen Çavuşoğlu, aktif olarak bateri çalıyor ve vegan yemekler üzerine kendini geliştiriyor.

SON DURAK KAHVE OLDU


Öznur Güzelses ise kendini mutlu hissedebileceği alanı bulmak için çeşitli sektörlerde çalıştı. Son durağı ise kahve oldu. “Üretmeyi ve kendin yap projelerini çok seviyorum. Üretilmeyen her an hayat benim için sıkıcı bir hal alıyor” diyen Güzelses, kahve üzerine eğitimler vermeye devam ediyor.

 

Merve ve Öznur 16 yıllık dostluklarının nasıl başladığını heyecanla anlatıyor:

Haberin Devamı

Tanıştığımızda çok ortak yönümüz olduğunu fark ettik. Vosvos ile çadır kampları yapmaya başladık. Kısa bir süre sonra Merve hastalandı. Rahatsızlığı nedeniyle 10 gün hastanede kaldı. Hastanedeyken onu hiç yalnız bırakmadım. Sonrasında arkadaşlığımız daha da güçlendi. Birbirimizden cesaret alıp yeni bir hayata adım atmaya karar verdik.


“10 GÜNDE 5 BİN KM YOL YAPTIK”

Karavanda yaşamaya karar verme süreçlerini anlatan Merve Çavuşoğlu, “Hayatımızın en büyük yolculuğu aynı şeylerden keyif aldığımızı fark ettiğimizde başladı. İlk önce 1971 model Vosvos ile çadır kampları yaptık. Aynı dönemde Vespa motosikleti de deneyimledik. Gezen bir evimizin olmasını istediğimizde 1984 model T3 aldık ve kendi imkanlarımızla yaşanılabilir bir eve çevirdik. Türkiye’de bu aracı ilk kullanan kadınlar olduk. T3 hayatımıza dahil olduğunda tam zamanlı işlerimiz vardı, ilk rotamız Karadeniz oldu. 10 günde 5 bin km yol yaptık, dönmek istemediğimizi anladığımızda şimdiki hayatımızın ilk adımlarını attık” dedi.


“SANAYİDE SABAHA KADAR ÇALIŞTIK”

Merve Çavuşoğlu, “Arabamızı satarak otobüs aldık. Biraz da kredi çektik. Paramız yoktu ama hayallerimiz vardı. O gün Öznur bana ‘bu karavanı hemen bitireceğiz’ dese inanmazdım ama çok istedik ve başardık. Bizim için asıl macera mobilya ustası Seyfi ağabey ile başladı. Karavanımızın bize kattığı en değerli insanların başında geliyor. ‘Ben karavandan anlamam ama tarif edin beraber yapalım’ dedi ve hayalimize ortak oldu. Sabahlara kadar sanayide çalışarak karavanımızı kendi ellerimizle yaptık” diye konuştu.

“Biz karar verdikten sonra birçok kişi yapım sürecinde bize destek oldu” diyen Öznur Güzelses, “O güzel insanları ve iki gün boyunca durmadan aracı zımparaladığımız günleri hiç unutmuyoruz. Yollarda güzel anılar biriktirmeye devam ediyoruz” diyerek anlattı:

Haberin Devamı

“YOL BİZE KOCAMAN BİR AİLE OLMA ŞANSI VERDİ”

Balıkesir Narlı Köyü’nde karavanımızda elektrik arızası olmuştu. Bu sayede Hasan ağabey ile tanışmıştık, evinden elektrik ve su çekmişti. Nerdeyse her gün bahçesinden topladığı meyve ve sebzeleri bize getiriyordu. Bursa Trilye’de tanıştığımız Osman ağabey ve ailesinden de bahsetmezsek olmaz. Vegan beslendiğimiz için bize özel poğaça hazırladılar ve güvende hissetmemiz için ellerinden geleni yaptılar. Yol bize kocaman bir aile olma şansı verdi.

Karavan hayatını yaşamak isteyenler için sosyal medyada deneyimlerini paylaşan Merve ve Öznur, “İnsanların rutinlerinden sıyrılıp yeni maceralara açılmalarını teşvik etmek için yaşadıklarımızı ‘Friendsbuslife’ hesabımızdan paylaşıyoruz. İnsanların birbirleriyle bağ kurmalarını sağlayarak, dostlukların ve anlayışın gelişmesine katkıda bulunmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Merve ve Öznur’un hayalleri arasında bir de sosyal sorumluluk projesi bulunuyor. Merve Çavuşoğlu, “9 yıldır ‘Mutlu Olalım’ sosyal sorumluluk projesinde gönüllüyüz. Devlet ve üniversite hastanelerinde tedavi olan çocukların sadece bedenen değil aynı zamanda ruhen de sağlıklı olmalarına destek oluyoruz. Hasta çocuklarla oyunlar oynuyoruz. Oyuncak dağıtıyoruz” dedi.

“KARAVANIMIZI ÇOCUKLAR İÇİN IŞIKLANDIRACAĞIZ”

Haberin Devamı

Proje kapsamında almış oldukları eğitimlerle depremden etkilenen insanların yanlarında olduklarını belirten Güzelses, “Bu etkinlikler oradaki insanlarla aramızda bir bağ kurdu. Döndüğümüzde deprem bölgesi için daha fazla neler yapabiliriz? diye düşündük ve bununla ilgili çalışmalara başladık” diyerek deprem bölgesi için yapmak istediklerini anlattı:

Bölgede 3 eğitmen ile çalışıyoruz. Onların yönlendirdiği alanlarda karavanımızı ışıklandırıp projeksiyon ile sinema gösterimleri çocuklar ile atölyeler yaparken, yetişkinler için kahve ve müzik saati yapmak istiyoruz. Aynı zamanda, konuştuğumuz çoğu insan gönüllü olarak bir şeyler yapmak istiyor fakat nasıl bir yol izleyeceğini bilmiyor. Bu durumu organize edip daha fazla etkinlik yapılmasını sağlayacağız.

“180 BİN TL’YE HAYATIMIZ DEĞİŞTİ”

Karavanlarını kendi elleriyle yaptıktan sonra bambaşka bir hayata adım atan Merve ve Öznur, süreci şöyle anlatıyor:

Karavanımızı iki yıl önce 180 bin TL’ye tamamladık. Karavanımızın yapım süreci 7 ay sürdü. Bu süreçte hayatımızı kolaylaştıran insanlarla tanıştık, çok zorluk yaşadık ama pes etmedik. Bütçemize göre malzemelerimizi aldık. Yapım aşamasının çoğu işçiliği bize aitti. Karavanımızı kendimize en uygun şekilde tasarladık ve alışılmışın dışında bir karavan yaptık.

AYLIK GİDERLERİ 5 BİN TL

Karavanda yaşayan Merve ve Öznur, harcamalarının 5 bin TL’yi geçmediğini belirterek, “Evimizi sırtımızda taşıyarak yola devam ediyoruz. 4 yıldır tam zamanlı olarak karavan hayatı yaşıyoruz. Bir gün deniz kıyısında uyanırken, ertesi gün ormanda güne başlıyoruz. Bu çeşitlilik ve değişim, yaşamımıza tazelik katıyor. Karavanda yaşamanın maliyeti ise değişkenlik gösterebiliyor. Gittiğimiz yerlerde uzun süre kalırsak harcamalarımız 5 bin TL’yi geçmiyor. Dışarıda yemek yemeyi sevmiyoruz o yüzden gittiğimiz yerlerin mutlaka pazarına gidiyoruz ve genelde evde yemek pişiriyoruz” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Karavan hayatının avantajları olduğu gibi zorluklarının da olduğunu söyleyen Öznur Güzelses, “Karavanda yaşamak insanların düşündüğü kadar kolay bir hayat değil. Konfor alanınızı bırakıp bu hayata geçiş yapıyorsunuz. Avantajları olduğu gibi zorlukları da var. Yer bulmak, depoları boşaltmak, araç arızaları ve en önemlisi de karavanda güvenlik. Bu nedenle karavanda yaşamak isteyen dostlarımıza ilk önce kiralamalarını öneriyoruz. Deneyimledikten sonra bu hayata geçmelerini söylüyoruz” dedi.