Sen 'İzmir' dersin iki heceyle...

Çocukluğumuzun en heyecanlı anıları arasında… Kendi doğum günümüz kadar heyecan vericiydi ‘İzmir’imizin doğum günü.

Fuarın çevresinden geçerken fener alayı biz de katılmak için can atardık. O gün bir başka olurdu İzmir. Kordon boyu, Cumhuriyet Meydanı… Gösteriler, canlandırmalar… Tüm İzmir ortak olurdu coşkuya.

Ama bugün de bir başka. Zaman geçse de yıllar geçse de o heyecan, o coşku hiç bitmeyecek!

‘9 Eylül’ dendi mi Sevgili Haluk Işık’ın dizelerindeki gibi yaşıyoruz duygularımızı:

“Sen 9 Eylül dersin iki kelime

Ben değişen yazgı anlarım

Özgürlük anlarım, bağımsızlık,

Sen İzmir dersin iki heceyle

Ben sevinçten ağlarım”

ANADOLU’NUN DA KURTULUŞU

9 Eylül sadece İzmir değil, tüm ülke için adeta yeniden doğuş günüydü…

Çünkü…

9 Eylül 1922’de düşmana son darbenin vurulduğu, Büyük Taarruz’un zaferle sonlandırıldığı yer oldu İzmir.

İzmir’in kurtuluşu, tam bağımsızlığın yolunu açmakla kalmadı, Anadolu’nun kurtuluşunun da simgesi oldu.

Zafere giden süreç ise Mustafa Kemal Atatürk’ün tarihi emri ile başladı: “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz”dir. İleri!