Doç. Dr. Gökçen Erdoğan Kız çocuklarına bir dünya
HABERİ PAYLAŞ

Kız çocuklarına bir dünya

Bizimki gibi erkeğin adaletsiz biçimde egemenliği ele geçirdiği ülkelerde, kadının ekonomik, psikolojik ve sosyal açıdan kimseye mahkum olmadan ayakta durmasını sağlayacak bir sistem kurulmalıdır. İleride kendi seçimleri ev hanımı olmak olacaksa bile tüm kız çocuklarımızı okutmak, meslek sahibi yapmak zorundayız.

HER İŞ KUTSALDIR

Bazılarınız “bizden geçti” diyor. Belki doğrudur, bilemem. Ancak kimilerinin böyle düşündüğü yaşlarda bile kendine meşgaleler, gelir kapıları bulan, icat eden, daha önemlisi bu uğraşla kendini bulan nice kadın tanıyorum. Sizin için de neden olmasın? Yaşamın herhangi bir olasılığında, tek başına ayakta durmamız gerektiğinde, bir dayanağa ihtiyaç duyduğumuzda ve bu, artık bir kişi olmadığında, elimizin ekmek tutması şansına sırt dönemeyiz. Çok iyi biliyorum ki Türk kadınları, yıllarca ellerini sıcak sudan soğuk suya sokmamış olsalar dahi, çocukları için icap edince merdiven de silerler, hiç yüksünmeden. Zira insanın yaşamına katkı sunan her iş kutsaldır. Zorluğundan sebep örnek verdiğim bu işi yaparak bu ülkeye pırlanta gibi çocuklar kazandırmış çelik gibi güçlü kadınlar tanımıyor muyuz hepimiz? Ama son çarelere kalmamalı bu yüzyılda işimiz.

Haberin Devamı

MESELE YALNIZCA PARA DEĞİL

“Ev hanımı” olma meselesi, yıllardır başka başka niyetlerle tartışılıp duruyor. Benim şahsi kanaatim, ev hanımlarının bu bitimsiz, zor işlere uzun yıllarını verdikten sonra resmi olarak emeklilik planına dahil edilmelerinin şart olduğu. Bir evi çekip çevirmenin ve bunu yaparken çocuklar ve eşle ilgilenmenin birçok işten daha zor olduğunu kabul edelim. Ama bu demek değildir ki ev hanımlığı Türk toplumunda kadının, bilhassa kız çocuklarının nihai hedefi olmalıdır. Hayır. Bizimki gibi erkeğin adaletsiz biçimde egemenliği ele geçirdiği ülkelerde, kadının ekonomik, psikolojik ve sosyal açıdan da kimseye mahkum olmadan ayakta durmasını sağlayacak bir gelir modeline yakın ve yatkın olması gerekmektedir. İşte bu yüzden; ileride kendi seçimleri ev hanımı olmak olacaksa bile tüm kız çocuklarımızı okutmak, meslek sahibi etmek zorundayız. Bu meslek, doktorluk, mühendislik olmak zorunda değil. Yetenekleri doğrultusunda kuaför de olabilirler, seramik sanatçısı da, marangoz da, oyuncu da... Ancak gelişime ve dünyaya açık insanlar olmaları konusunda hassasiyet göstermemiz gerekiyor. Meslek edinmenin yalnızca ‘bir işi para kazanacak biçimde yapmak’ olmasına da gönlüm razı gelmiyor. Hele de söz konusu çocuklarımız olunca.

Haberin Devamı

TEK KURTARICI EVLİLİK OLMAMALI

Çocuklarımızı, kendi kaderlerimizden, annelerimizin kaderlerinden uzak yerlere savurmalıyız. Onları, bir erkeğin iki dudağının arasına, cüzdanına giren eline, her şeye karar veren diline teslim edemeyiz. Çocuklarımıza bir meslek kazandırmak, söz hakkı da kazandırmaktır. “Ben varım” diyebilmelerini sağlamaktır. Bilhassa kız çocuklarımızın, yetişkin birer kadın olduklarında ekonomik gücü elinde bulunduranın altında nasıl ezildiklerini nesillerdir görüyoruz. İnkarın faydası yok. Ev hanımlığı, kader değil seçim olursa ne gam. Bir kadın pek ala, en çok evinde eviyle uğraşmayı sevebilir. Ancak ev hanımlığını, meslek sahibi olmayı iterek güzellemek; buna erkek zoruyla mahkum edilmiş, başka bir seçeneği olmadığı için buna evrilmiş, bunun tadını çıkarması engellenip bunun altında ezilmiş kadınlarımıza haksızlıktır. Herkes sırça köşkünde gönlüyle hapsolmuyor. Bunu sakın unutmayın. Başka türlüsünü bilmeyen kadınların sevmek mecburiyetini unutmayın. Kız çocuklarımızın, sevmek mecburiyeti olmamalı. Onlar, düğünlerinde takılacak bileziklerden başka bir bilezikle çıkmalılar baba evlerinden. En değerli hayalleri ve tek kurtarıcıları evlilik olmamalı. Dünyaya dair düşler kurabilmeliler. Öğrenmeye dair planları olmalı.

Haberin Devamı

ANNEME MİNNETTARIM

Mesai saati olmayan, meşakkatinden sual olunmayan, hepimizi bir hepimizi dirlik içinde tutan, fedakarlığın nice halini içinde barındıran ev hanımlığını beceremezdim bile. Ama annem ve babama, dünyanın ve ülkenin halini görüp okudukları, beni yeni dünyanın meydan okuyan kadınlarından biri olmam için kendi parama, kendi statüme, kendi yoluma, hayallerime yönlendiren aileme sonsuz teşekkür ederim. Ama en çok da, benim için bunları yaparken, hür iradesiyle mesleğinden istifa ederek bizi bizzat büyütmeye karar veren, evinde kurduğu dünyayı çiçeklerle bezeyen ve babama olan saygı ve sevgisine rağmen her zaman kendi fikirleri olan güçlü bir figür olma ışığını üzerimize saçan anneme minnettarım. Bana yaşamın tüm şartlarında kendi yoluma gidebilme özgürlüğü tanımalarının hakkını ödeyemem. Kızlarınız için en iyisini düşlemeyi unutmayın. Özgür ve mutlu olmaları için savaş verin. Seçim hakları ve yaşam sevinçleri olsun diye...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder