İstedi, kazandı

İnönü Stadı’nda dün Beşiktaş öyle bir maç oynadı ki ya Galatasaray gibi şampiyonluk yarışında büyük yara alacaktı ya da devam edecekti. Bursaspor’u yenerek şampiyonluk yarışında olan takımların arasına girdi. Mücadele olarak harika bir maç oynandı. Her iki takım da maça “önce gol yemeyeyim, daha sonra atarım” düşüncesinde başlayınca fazla gol pozisyonuna giremediler.

[[HAFTAYA]]

Hele Bursaspor bir tek pozisyonu var onda da top direkten döndü. Bursaspor’un en büyük handikapı Volkan Şen’di. Bir futbolcu takımını kırmızı kart görerek nasıl satar, dün İnönü Stadı’nda bunu gördük. İyi futbolcu sadece futbol oynayarak olunmuyor. Biraz da beynini çalıştıracaksın. Ertuğrul Sağlam herhalde Volkan’ı cezasız bırakmayacak. Beşiktaş’ta defans ve orta saha gerçekten olağanüstü müacadele ediyor. İbrahim Toraman ve Ersan, önlerinde oynayan Ernst, Mehmet Aurelio ve Necip üst seviyede oynuyor.

Bursaspor’a bunun için pozisyon vermediler. Ama forvet hattı felaket. Ali Kuçik genç bir futbolcu. Altyapıdan geldi. İleride mutlaka iyi futbolcu olacak. Ama şu an için 90 dakika oynayıp, Beşiktaş’ın gol ihtiyacını görecek durumda değil. Aynı şekilde Holosko... Gol atmasına rağmen öyle pozisyonlar harcıyor ki saç baş yolduruyor. Guti’den çok bahsetmeyeceğim. O Beşiktaş’ın her şeyi. Çok büyük bir yıldız. Kartal böyle maçları iyi bir golcüsü olsa farklı kazanır. Ama şu an bu sıkıntıyı çekecek gibi görünüyor. Sonuçta müthiş taraftarı olan Beşiktaş zorlansa da çok önemli 3 puan alarak şampiyonluk yarışında “ben de varım” dedi.