Erdoğan Papandreu'nun jestine karşılık verebilir

Atina, Avrupa’da bir camiye sahip olmayan tek başkent durumundaydı. Bu tuhaf durum ülkede yaşayan Müslümanların olduğu kadar Avrupa Birliği’nin de tepkisini çekiyordu. Yunanistan’da kimi radikal grupların karşı çıkmasına rağmen Başbakan Yorgo Papandreu hükümeti önemli adım atarak Atina’ya cami inşa ettirme kararı aldı. Yunanistan Hükümet Sözcüsü Yorgo Patelotis caminin Votanikos semtine inşa edileceğini açıkladı. İlginçtir cami projesini takip edecek kurulun başında bir dönem Türkiye konusunda çok katı politikalara imza atan eski Bakan Teodoros Pangalos var.
Ağır bir ekonomik krizle boğuşan Yunanistan’ın tam tasarruf açıkladıkları bir sırada 3 milyon dolarlık cami yapma kararı önemli. Üstelik bu kararı tam da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Atina’ya yapacağı ziyaretin öncesinde açıkladılar. Bu zamanlama Papandreu’nun Erdoğan’a bir jesti olarak değerlendiriliyor.
Geçen haftaki bir yazımda Başbakan Erdoğan’ın Atina’ya giderken uçağına dünyadaki 300 milyon Ortodoksun dini lideri Patrik Bartholomeos’u da davet etmesinin çok güzel bir jest olacağını yazmıştım. Erdoğan’ın atacağı bu adımın sadece İstanbul ya da Atina’da değil Vatikan’dan, Washington ve Moskova’ya kadar dünya başkentlerinde çok olumlu yankılanacağını ifade etmiştim.
Getirdiğim bu öneriye geçtiğimiz günlerde POSTA Gazetesi Başyazarı ve Kanal D Haber Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ali Birand’dan da destek geldi. Bu konuyla ilgili enfes bir yazı kaleme alan Birand, Patrik ile Erdoğan’ın ANA uçağının merdivenlerinden birlikte inerken görüntülenmelerinin çok anlamlı olacağını anlattı.
Milliyetçi düşüncenin önde gelen isimlerinden Star Gazetesi yazarı Yağmur Atsız da bu konuyla ilgili çok güzel bir yazı yazdı. Diğer taraftan İnternet Haber sitesi yazıma gelen desteklere yer verdi.
Papandreu’nun güzel bir zamanlamayla cami jesti yapmasının Erdoğan’ın Patrik’i Atina’ya davet etmesini kolaylaştıracağını düşünüyorum.
Karar ve takdir Başbakan Erdoğan’ın. Bekleyip göreceğiz.

Demokrasi çıtamız yükseldi
Dünya emekçilerinin dayanışma günü 1 Mayıs Türkiye’de çok uzun yıllar suç ve şiddetle eş tutuldu. Özellikle 12 Eylül rejimi ve sonrasındaki hükümetler çalışan sınıfları baskı altında tutabilmek için 1 Mayıs’ı bırakın bayram olarak kutlanmasına izin vermeyi, bu konudaki tartışma ve haberleri bile engellemeye çalıştılar.
İlginçtir 1 Mayıs’ı bayram haline getirip sonra da Taksim’i işçilere açmak muhafazakar bir hükümete kısmet oldu. AK Parti hükümetini attığı bu adımdan ötürü kutluyorum. Başbakan Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay önemli bir siyasi kararlılık göstererek üzerinde psikolojik duvar örülen örtüyü kaldırdı. Bu adım Türkiye’nin demokrasi çıtasını yükseltecek.
Keşke bu adımlar bu kadar kavgalara neden olmadan atılabilseydi. Umarım Taksim Meydanı’na çıkacak kitleler de bugünün anlamına uygun olgunlukta kutlamalar gerçekleştirir. Bu arada bugün saat 10.00 ila 14.00 arasında Kanal 24’te canlı yayında 1 Mayıs özel programını sunacağım. Şehrin altı değişik noktasından bağlantılarla bu özel günü stüdyodaki konuklarımla takip edeceğiz.

Joshua Bell İstanbul’da
Klasik müzik dünyasında kemanın romantik prensi olarak bilinen Joshua Bell İş Sanat’ın davetlisi olarak geliyor. Bell, dünyanın önde gelen plak şirketlerinden Sony Music’in sanatçısı. Konserinde Çaykovski’den Schubert’e kadar uzanan yelpazede sevilen eserleri seslendirecek. Joshua Bell gibi dünya çapında bir yıldızı Türkiye’de her zaman canlı olarak izlemek mümkün olmaz. Klasik müzik severlerin bu konseri kaçırmayacaklarını tahmin ediyorum. Geçtiğimiz aylarda Philippe Jaroussky ve Mariza gibi büyük isimleri Türkiye’ye getiren İş Sanat yöneticilerini kutluyorum.