Giriş
İngiltere Kraliçesi konuklarını atlı arabayla karşılıyor, Japonlar devlet başkanlarını yerde kurulan çay töreniyle misafir ediyor, Çin’de 2 bin yıllık törenler hâlâ canlı tutuluyor… Dünya da bu gelenekleri hayranlıkla izliyor. Bizde ise köklü değerlerimizi yaşatmaya dönük hamleler “gericilik” gibi görülüp küçümseniyor.
Bilal Erdoğan iyi ki öncülük etti de okçuluk kültürü ihya edilmeye başlandı yoksa Osmanlı Türk kültür mirasının en önemli sembollerinden biri unutulup gidecekti.
Oysa Osmanlı’nın cephelerde kullandığı sistemler, zamanında dünyanın en gelişmiş savaş araçları arasında gösteriliyordu. Yüzyıllar boyunca savaş meydanlarına hâkim olan “Osmanlı oku”nu bugün sadece Macaristan’da az sayıda usta üretebiliyor. Türkiye’de ilgisizlik nedeniyle el işçiliği ve maharet gerektiren bu alan kaybolmaya yüz tutmuş.
Tarihteki ordularının en vazgeçilmez birimleri arasında yer alan okçular Anadolu’yu Türklere açan Malazgirt Zaferi’nde de kritik rol oynadılar.
İşte Sultan Alparslan ve o dönemin kahraman askerlerini anmak amacıyla Ahlat ve Malazgirt’te gerçekleştirilecek etkinliklerin duyurulduğu toplantı için dün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeydim.
Başkanı ve Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın yardımıyla ilk ok atma deneyimimi yaşamış oldum. İlk atışımda temsili düşman askerinin başına yakın bir yere isabet ettirdim. Beyoğlu Belediye Başkanı ve Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın yardımıyla ilk ok atma deneyimimi yaşamış oldum. İlk atışımda temsili düşman askerinin başına yakın bir yere isabet ettirdim.
Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi N. Bilal Erdoğan, aynı zamanda Beyoğlu Belediye Başkanı olan Vakıf Başkanı Haydar Ali Yıldız ve AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı, Yalova Milletvekili Ahmet Büyükgümüş ile dün KKTC’de Hala Sultan Camii’nde sohbet ettik. Vakıf yöneticileri ve KKTC’li yetkililer “Ahlat ve Malazgirt Anadolu’nun Fethi 1071 Anma Törenleri” hakkında bilgiler paylaştı.
Büyük zaferin 948. yıldönümü faaliyetleri 23-26 Ağustos tarihleri arasında Muş ve Bitlis’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla düzenlenecek.
Törenlerin KKTC’de duyuruluyor olması anlamlı. Zira içinden geçtiğimiz süreçte Doğu Akdeniz’deki gelişmeler Kıbrıs’ın hassasiyetini bir kat daha artırdı. Yüzyıllar boyunca Osmanlı’nın kontrolünde olan Ada, bugün onlarca ülkenin güç mücadelesine tanıklık ediyor. Bu nedenle etkinliklerin ilk adımının KKTC’de başlatılmasını, Kıbrıs ile Anadolu’nun birlik ve beraberliğini göstermesi açısından da güzel bir karar olarak değerlendiriyorum. Nitekim organizasyon komitesi Kıbrıs’tan 160 genci Malazgirt’teki etkinliklere izlemek üzere dün Muş’a götürdü.
Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanlığı görevini de yürüten Bilal Erdoğan’la dün basın toplantısı öncesinde bir kahve içtik. Semerkant ve Bosna Hersek gibi “gönül coğrafyamız” olarak tanımladığı bölgelerde Okçular Vakfı’nın faaliyetler düzenlediğini hatırlatarak bu kez Kıbrıs’ta bulunmanın önemini vurguladı.
Tarihe ve kültürümüze sahip çıkarak geleceğe daha güçlü bir şekilde yürüneceğine inandıkları için unutulmuş birçok konuya el attıklarına değindi. Türkiye’nin Batı’da daha saygın ve kuvvetli bir kabul görmesi için de millî mirasa sahip çıkmanın önemine işaret etti.
Okçuluk konusunda da Türkiye’de son yıllarda ilgiyi canlandırmayı başardıklarını “Belki bir futbol kadar popüler olmayabilir ama neden bir güreş kadar ilgi görmesin?” sözleriyle özetledi.
