Giriş
Bir 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü daha mesaj bombardımanı altında geride bıraktık...
Her ne kadar atılan mesaj sayısı yapılan icraat sayısından fazla olsa da konu hakkında yıldan yıla artan bir farkındalık yaratması açısından yazılan her kelimeyi önemsiyorum. Doğru mesaj verenler bir sonraki yıl daha da iyisini yazmaya; yerleşmiş alışkanlıklar nedeniyle mesaj verirken farkında olmadan kullandıkları dille ayrımcılık yapanlar da hatalarını düzeltmeye gayret ediyorlar.
Bu nedenle benim açımdan her biri ayrı ayrı değerli... Asıl sorun, yazılıp çizildiği, söylenip dillendirildiği kadar eşit olup olmadığımız. Bu konuda en doğru yanıtı, Dünya Bankası tarafından hazırlanan ve 187 ülkeyi kapsayan son rapor ortaya koyuyor.
Geride kalan 10 yıla ait mali ve yasal eşitsizlik verileriyle; seyahat özgürlüğü, annelik, aile içi şiddet ve varlık yönetimi hakları gibi faktörleri de ele alan “Kadınlar, İş Dünyası ve Hukuk” adlı rapora göre, bu alanlarda iki cinsiyet arasında yüzde 100 eşitliği sağlayan dünya üzerinde sadece altı ülke var: Belçika, Danimarka, Fransa, Letonya, Lüksemburg ve İsveç.
Avusturya, İrlanda, Portekiz, İspanya ve İngiltere’de yüzde 97.5 oranında eşitlik söz konusu...
Bu oran Avustralya, İzlanda ve Sırbistan’da yüzde 96.8, Peru’da yüzde 95, Almanya ve Mauritius’ta 91.8. Türkiye, listedeki 187 ülke arasında 85’inci sırada yer alıyor.
Türkiye’de kadın ve erkeklere eşit ekonomik haklar verilme oranı yüzde 79.3. Listenin son sırasında, yüzde 25.6’lık eşitlik oranıyla Suudi Arabistan bulunuyor.
Küresel düzeyde kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olma oranı ortalama yüzde 75. Raporun en olumlu tarafı ise son yıllarda eşitlikle ilgili çabaların hızlanarak arttığını gözler önüne sermesi.
Bu alandaki verilere göre, son 10 yılda 131 ülke, cinsiyet eşitliğini artıran 274 yasal reform gerçekleştirdi. 35 ülke, kadınların işyerinde cinsel tacizden korunmasını amaçlayan yasal değişlikler yaptı. Dolayısıyla iyi yoldayız ama ülke olarak biraz daha gaza basmalıyız.
KAYIP MİLYONER ARANIYOR
Milli Piyango, 2019 yılbaşı gecesinde gerçekleştirilen çekilişle tarihin en büyük ikramiyesini verdi: Tamı tamına 70 milyon Türk Lirası... Ve uzun yıllar sonra büyük ikramiye 7615536 numaralı tam bilete isabet etti.
Yani bir kişi, bir anda akıl almaz bir servetin sahibi oldu. Gerçi biz her ne kadar “Oldu” desek de henüz olamadı. Çünkü talihli aradan geçen yaklaşık 2.5 aya rağmen ikramiyesini almadı. Para, Milli Piyango İdaresi tarafından teslim edildiği İstanbul Kadıköy şubesinde hâlâ talihlisini bekliyor.
Talihli parasını hemen tahsil etse aradan geçen sürede 1 milyon lirayı aşkın faiz geliri alabilir, dolara yatırsa 3 milyon liranın üzerinde adeta ‘ekstra bir ikramiye’ elde edebilirdi.
Yasalara göre bir yıl içinde alınmayan ikramiyeler Hazine’ye devrediliyor... Tüm resmi talih oyunlarında sadece son beş yılda unutulan ikramiyelerin toplamı ise tamı tamına 243 milyon Türk Lirası.
GÖRÜNTÜ KÖTÜ AMA...
Son yıllarda İstanbul’a gidenler, Taksim Meydanı’na çıkan ya da alışveriş merkezlerinde dolaşanlar bolca saç ektirmiş turiste rastlıyor. Pek çok kişi bu durumdan rahatsız olsa da işin ekonomik boyutu hızla büyüyor.
Saç ektirme turizmi yılda 700 bin kişiyi ve 1.5 milyar doları aşan bir ekonomiye ulaştı. Kamuoyunda en çok Arap turistlerin rağbet gösterdiği algısı olsa da ABD ve Avrupa’dan gelenlerin sayısı, Ortadoğulu turistleri yakalamış durumda.
Korkarım ki İzmir ve Ege, sağlık turizmi alanında da potansiyelini harekete geçirmekte diğer kentlerin gerisinde kalıyor.
