Mehmet Coşkundeniz Takıntı mı yoksa detaycılık mı?
HABERİ PAYLAŞ

Takıntı mı yoksa detaycılık mı?

Cihangir'deki cadde üstü kafelerden birinde oturmuş, önümdeki bilgisayarda yazımı yazmaya çalışırken "Merhaba" diyen bir ses duyunca kaldırdım başımı, "Biliyorum çok meşgulsünüz ama sizi görünce tutamadım kendimi, görüşünüzü almak istediğim, benim için çok önemli olan bir konu var" dedi. Gülümsedim, "Ben de küçük bir mola verecektim, oturun lütfen" diye cevap verdim.
30'lu yaşların ortalarındaydı. Neşeli, gözleri parlayan, bohem giyim tarzıyla dikkat çeken bir kadındı. "Buralardansınız sanırım" dedim, "İki sokak ötede oturuyorum" diye cevap verdi. "Fazla vaktinizi almadan konuya gireyim" diye devam etti.

Haberin Devamı

GÖZÜME BATIYOR

"İlişkilerim en fazla üç ay sürüyor. Başta deli gibi aşık oluyorum. Müthiş bir enerjiyle doluyorum. Ama ilk bir aydan sonra karşımdaki insanın her şeyi gözüme batıyor" dedi. Biraz duraklayınca "Nesi mesela?" diye sordum, "Bana somut örnekler verebilir misiniz?"

"Mesela yemek yerken çatalı bıçağı tutması, üzerindeki gömlekten sarkan bir iplik, yanlış telaffuz edilen kelimeler, gülümseme şekli, saçından havaya kalkmış teller... Ya aslında her şey. Adam çok düzgün, nazik, bilgili, bir kadına nasıl davranacağını biliyor. Ama kahve fincanını tutarken küçük parmağını havaya kaldırırsa bende bitiyor. Bittiği andan itibaren de kaçmaya başlıyorum. Telefonlara çıkmıyorum, mesajlara yanıt vermiyorum. Tabii bir süre sonra gidiyor. Ben de kendimi suçlamaya başlıyorum. Artık baş edemiyorum bu durumla."

"Bir psikiyatra gitmeyi denediniz mi? Elbette ben teşhis koyamam ama sanki obsesif bir kişiliğiniz var" dedim. "Denedim" diye cevap verdi, "Birkaç seans sonra iyileştiğimi hissedip bırakıyorum terapiyi. Sonra hop yeniden başa dönüyorum. İnanın bana başka hiçbir konuda takıntım yok. Düzen hastası falan değilim mesela. Sadece ilişkilerde böyleyim."

EMPATİ YAPALIM

Kadınların, erkeklerden soğumalarına neden olan klasik şeyler var elbette. İlgisiz davranması, sadece seks odaklı olması, sürekli kendini övmesi, olduğundan farklı görünmeye çalışması, girdiği mekanlarda başka kadınlara bakması, kaba davranması, bakımsızlığı...

Haberin Devamı

Fakat burada durum farklıydı. Karşımdaki kadın klasik soğuma sebeplerinden hiçbirini yapmayan erkekleri seçiyor ama onun kısmen elinde olmayan unsurlara takılıp ilişkisini çıkmaza sokuyordu.
"Peki" dedim, "Hadi gel empati yapalım, yer değiştirelim."
"Nasıl olacak o?" diye sordu.

ANLATINCA ŞAŞIRDI

"Yaklaşık yarım saattir aynı masada oturuyoruz ve benim de seninle ilgili gözlemlerim var. Şimdi tıpkı senin o erkekleri değerlendirdiğin gibi ben de seni değerlendireceğim. Mesela üzerindeki sweatshirtün kapüşonunda iç kısımda kalan bir leke olduğunu biliyor muydun? Ayağındaki spor ayakkabının bağcıklarından birinin ucundaki plastik agletin olmadığının farkında mısın? Aceleyle makyaj yapmışsın, rimelin göz kapağına bulaşmış.

Konuşurken 'k' harfinin üzerinde fazlaca vurgu yapıyorsun, 'Hakketmek' diyorsun mesela, oysa doğrusu 'Hak etmek'tir. Saçının kesiminde orantısızlık var, bir tarafa diğerinden uzun kat yapılmış. Bluzunun üzerine taktığın kemerinin derisi çatlamış, kötü görünüyor. Otururken sürekli tırnaklarınla oynuyorsun.

Haberin Devamı

Tırnak yeme alışkanlığın var ama başkalarının karşısında kendini engellemeye çalışıyorsun. Konuşurken kelimeleri seçme konusunda zorlanıyorsun. Bu yüzden susamadığın halde sürekli bir yudum su alarak konuşmaya hazırlanmak için vakit kazanmaya çalışıyorsun."
"İnanamıyorum, şu kısacık sürede mi gördünüz bunları?"

ÖNEMSİZ AYRINTILAR

"Evet" dedim, "Ama tüm bunlar bana senin kim olduğun hakkında bir fikir vermiyor ki? Sweatshirt’ün üzerindeki leke, bağcığının agletinin olmaması, rimelinin bulaşması, saçının yanlış kesimi, kemerinin eskiliği senin özensiz biri olduğunu göstermiyor. Belki aceleyle çıktın evden.

Telaffuzundeki tek harflik hata senin kitap okumayan, Türkçe'yi bilmeyen biri olduğunun işareti değil. Ailenin yöresel şivesiyle ilgili olabilir mesela. Tırnaklarınla oynaman ve konuşurken sürekli su içmen özgüven eksikliğinin olduğunu anlatmıyor. Sadece heyecanını gösteriyor. Ama şimdi sen benim yerimde olsaydın çoktan bu ilişkinin dibine dinamiti koymuştun değil mi?"

"Hiç böyle bakmadım ben olaya. Yani benim taktığım şeyler aslında bende de var ve bunları başkası fark edebilir."
"Aynen öyle. Ve hepsi önemsiz ayrıntılar. İlişkide iki kişinin birbirine karşı olan davranışları önemli. Diğerleri sadece ayrıntı..."
"Vay be..." dedi, "Ben de sadece böyle şeyleri bir tek ben fark ediyorum sanıyordum."
İzin isteyip masadan kalktı. Bundan sonra hayatına girecek kişileri daha farklı değerlendirir miydi, emin değildim. Ama ilk iş olarak bir kuaföre gidip saçındaki kesim bozukluğunu düzelttireceğinden çok emindim.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder