Murat Çelik Gölge etme
HABERİ PAYLAŞ

Gölge etme

Harika bir pazar günü geçirdik milletçe. 29 Ekim olağanüstüydü cumhuriyetin başkentinde. Ankara dün çok güzeldi. O güzelliği; bu şehrin insanları, ülkenin dört bir yanından ve yurtdışından Ankara’ya gelen misafirleriyle birlikte yarattılar.

Gün içinde, çocukların okullarındaki törenler için defalarca yollardaydım. Diğer pazar günlerinin aksine, anormal, çok yoğun bir trafik vardı başkentin cadde ve sokaklarında. İlk kez şikayet etmedi kimse trafik yoğunluğundan. İnsanlar Kırmızı-Beyaz’a boyadı dün Ankara’yı. Neşe içinde, güle oynaya, gururla…

Haberin Devamı

İstanbul’da da durumun aynı olduğunu anlatıyordu Kafa Radyo’da gün boyu özel ve çok başarılı yayınlar yapan dostlarım. Ellerine, seslerine, yüreklerine sağlık hepsinin.

Gölge etme

Devlet kurumları -büyük oranda- son günlere bıraktı ‘Cumhuriyet’in 100’üncü yılı’ gündemini. Çoğumuzu tatmin edecek seviyede değildi kutlama programları. Lâkin millet, devletinin önünde gitti. Belki de halk zorladı devleti daha coşkulu bir 29 Ekim için.

Çoluk çocuk, genç yaşlı, kadın erkek…  Sokakların coşkusu görülmeye değerdi. Ankara’nın nabzı 100’dü 29 Ekim günü ve gecesi.

29 Ekim 2023’te Ankara’da gördüklerim, geleceğe dair umutlarımı yeşertti.

Bazılarının düşündüğünün aksine, 100’üncü yıl havası gösterdi ki cumhuriyet mayası tutmuş bu topraklarda.

Atatürk ve onun kurduğu cumhuriyet, bu toplumun olmazsa olmazları. Vazgeçilmezleri. Kırmızı çizgisi. Zaman zaman göstermekte yetersiz kalsa, bazen biraz vurdumduymaz davransa da bu ulusun Atatürk ve cumhuriyete bağlılığı üst seviyede.

İstisnai kesimler var elbette. Atatürk’ten nefret eden, cumhuriyet ile derdi olanlar var. Ama 100’üncü yıl vesilesiyle bir kez daha gördük ki onlar, marjinal ve azınlık. Öyle kalmaya da mahkumlar.

Gerekçeleri farklı olsa da Atatürk ve cumhuriyetten hazzetmeme ortak paydasında buluşanları biliyoruz. Onlar zaten ayrı ama bir de başka bir kesim var memlekette. Hemen her konuda mutsuzluktan beslenen, her daim kötümser, karamsar bir kesim. Cumhuriyet coşkusuna da o müzmin yapılarıyla baktı bu bahsettiğim kesimi oluşturanlar.

Haberin Devamı

Atatürk ve cumhuriyet konulu paylaşımları, insanların kendilerini sosyal medyada tatmin etmesi olarak gördüler mesela. Ya da toplumun cumhuriyet ile bağını yetersiz buldular. “Sadece bir gün bayram kutlamakla olmaz” dediler. Gençliğe inanmadıklarını, gelecek nesillere güvenmediklerini ifade ettiler farklı sözcüklerle.

Böylelerine iki çift lafım var: Arkadaş; kimseyi beğenmiyorsun tamam. Peki sen ne yaptın ya da yapıyorsun? Türlü kahramanlıkların var da bizim mi haberimiz yok? Öngörü adı altındaki paranoyaların, komplo teorilerin gerçeğe dönüşürse mutlu mu olacaksın? Bu ülke kötüye giderse, haklı çıktığın için sevinecek misin?

Biz de biliyoruz memlekette her şeyin mükemmel olmadığını. Biz de görüyoruz eksikleri, yanlışları. Art niyetlilerin, dahili ve harici bedhahların biz de farkındayız. Ama bırak da 100’üncü yıl coşkusuyla bir kendine gelsin insanlar. Cumhuriyet değerlerini tekrar hatırlasınlar. Özgüvenleri yerine gelsin.

Bırak, bu toplum gücünün farkına varsın.

Haberin Devamı

Gölge etme…

Sıradaki haber yükleniyor...
holder