Giriş
2007 yılında Polis Okulu’ndan mezun oldu. İki yıl Ankara’da Çevik Kuvvet’te görev yaptı. Ardından mecburi görev için 2009’da Anadolu’da bir kentte görevlendirildi.
Orada da Çevik Kuvvet bölümünden sonra Asayiş bölümünde çalıştı. Amirleri ısrarla “Birim mutemedi” olmasını istediler. Önce istemese de sonradan kabul etti.
15 Temmuz darbe girişimine kadar da burada çalıştı. “Birim mutemedi” olarak çalıştığı dönemde amirleri ve bazı meslektaşları kullandıkları Emniyet Müdürlüğü’ne ait wifi hattının yeterli olmadığını belirtip, bir tane daha almak istediklerini söylediler.
Aralarında topladıkları parayla da bir wifi hattı aldılar. Emniyetin hattı dışında başka bir wifi hattı olduğu için yeni hattın kaydı onun adına yapıldı. Wifi onun adına kayıtlı olduğu için cinsel içerikli sitelere girilmemesi için filtre de koydurdu.
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminden birkaç gün sonra açığa alındığını öğrenince neye uğradığını şaşırdı. Anlattığına göre ne FETÖ ile ne de darbe girişimiyle ilgisi vardı.
Yaklaşık bir ay sonra da tutuklandı. Gözaltı ve tutukluluk sürecinde hakkındaki suçlamayı bir türlü öğrenemedi.
Dört ay tutuklu kaldı
En sonunda cezaevine ziyarete gelen babası, amirlerinin isteğiyle adına aldığı ve meslektaşlarının kullandığı wifi hattından FETÖ’nün kripto haberleşme sistemi olan Bylock indirildiğini söyledi.
120 gün tutuklu kaldı.
Bir süre sonra Kanun Hükmünde Kararname’yle ihraç edildi. Çok geçmeden hakkındaki savcılık soruşturması bitti ve takipsizlik kararı ile suçsuz olduğu anlaşıldı.
Kendi telefonunda Bylock yoktu, FETÖ ile ilgisi ya da ilişkisini gösteren başka da bir delil bulunamamıştı. Yalnızca adına alınan wifi hattıyla diğer FETÖ’cü polisler Bylock indirmişti. Birime wifi alınmasını isteyen amirleri başta Bylock indiren diğer FETÖ’cü polisler ona tuzak kurmuştu.
Ama yargı kararıyla aklansa da o 17 aydır mesleğinden ihraç edilmiş bir vaziyette evinde çocuk büyüterek, görevine döneceği günü bekliyor. Onu wifi hattı almaya zorlayan meslektaşları, tutuklayan hakim de FETÖ’den halen cezaevinde…
Olayı dinlerken, bir yandan FETÖ’cülerin kendilerinden olmayan meslektaşlarına bile nasıl kumpas kurabildiğini görüp bir kez daha lanet ettim. Diğer yandan hakkındaki gerçek ortaya çıkmasına rağmen, genç, idealist bir polisin halen acı içinde kıvrandığını görüp hiçbir şey yapılmamasına üzüldüm.
Bunun gibi komşusunun FETÖ’cü olduğunu bilmeden wifi şifresini verip mağdur olanları unutmamalı. FETÖ’nün bu toplumda her kesimden insana açtığı yaraları gördükçe içim yanıyor.
Elbette bu halk ve devlet büyük bir ihanete uğradı, ama devletine küsmemiş, kaçmamış ve hâlâ hizmet etmeyi amaçlayan suçsuz insanların çığlına kulak vermeli.
