Kılıçla yaşayan kılıçla ölür

Kuran’da bir ayet, “Her canlı bir gün ölümü tadacaktır”der. Evet Türkiye’de ölüm gibi her fani bir gün ‘terörist’ suçlamasını tadacaktır. Akademisyenler, askerler, gazeteciler, yazarlar, bürokratlar, öğrenciler, sendikacılar, avukatlar, işçiler hatta ev kadınları ve çocuklar dahil herkes ‘terörist’ diye suçlandı, yargılandı, hapse atıldı. Şimdi suçlanma sırası, silahla, terörle ilişkisi olamayan birçok insanın ‘silahlı terör örgütü üyesi’ diye hapse tıkılmasında büyük emeği geçen Hizmet Hareketi’nin lideri Fethullah Gülen’e mi geldi? Zaman Gazetesi Yönetmeni Ekrem Dumanlı’ya göre; gidişat onu gösteriyor.

Sahte peygamber, ananasçı

17 Aralık’tan bu yana Başbakan, Fethullah Gülen hakkında her şeyi söyledi: ‘Alim müsvettesi, sahte peygamber, paralel, çete, maşa, ajan, ananasçı’ bunlardan birkaçıydı. Ama son söylediği hepsinden dikkat çekici; ‘örgüt lideri’ Cemaat bu sözlerin ne anlama geldiğini herkesten daha iyi biliyor. Ekrem Dumanlı bu söze tepkisini Pazartesi günkü yazısında şöyle dile getirdi; “Anlaşılan o ki hakaretin ötesinde sinsi bir maksat gözetiliyor: Daha önce karanlık merkezler tarafından defalarca denenen ‘terör örgütü’ ya da ‘çete’ suçlaması için zemin oluşturuluyor.

‘Herkese buyruk yağdırılıyor’

Ortada somut bir suç olmadığı aşikâr; ama belli ki istihbarattan emniyete, medyadan yargıya kadar herkese buyruklar yağdırılıyor ve “Suç bulun!” talimatı veriliyor. Hal böyle olunca herkes bilmeli ki, bu saatten sonra açılacak hiçbir dava hukukî bir anlam ifade etmez; olsa olsa zulüm tarihine geçecek bir süreç olur ve vicdanlara çarpıp zalimlere döner.” Oysa, dershane krizine kadar hükümetle kol kola operasyonlar yapıp, muhalif gördükleri herkese operasyon yapan cemaat şimdi “terör örgütü” muamelesi görüyor. Cemaatin geldiği bu nokta ne acı. İncil’de de şu söz vardır: “Kılıçla yaşayan kılıçla ölür.” Anlayacağınız ‘etme bulma’ dünyası.