Q,W,X özgür gazeteciler tutuklu

Paket açıklandı, artık Q serbest, W serbest, X serbest “klavyeler özgür” ama gazeteciler hapiste. Bu paketten en büyük beklentilerden birisi de, şu anda hapiste olan 60’dan fazla gazetecinin özgürlüğünü sağlayacak bir düzenleme yapılmasıydı.

Günlerdir basında çıkan haberler nedeniyle hapisteki meslektaşlarımın ve ailelerinin nasıl bir beklenti içine girdiğini biliyorum.

Terörle Mücadele Yasası ile Türk Ceza Yasası’nda değişiklik yapılacaktı. Gazetecilik dışında bir iş yapmamış olan hapisteki meslektaşlarımız serbest kalacaktı. Yalnız onlar mı? Şu anda dışarıda olan 120 dolayında gazeteci “terör örgütüne üye olma ya da yardım etmekten” yargılanıyor.

Devletin onları da yargılama ayıbına son vermesi bekleniyordu. Ama sonuç tam bir hayal kırıklığı. Öyle anlaşılıyor ki, Türkiye “dünyanın en çok gazeteci hapseden ülkesi” olma özelliğini kimseye kaptırma niyetinde değil. Çünkü ülkeyi yönetenler demokrasinin en büyük göstergesinin “düşünce ve ifade özgürlüğü” olduğunun farkında değil.

Yürüyüş hakkına kısıtlama

Bunu pakete koydukları bir düzenleme ile de gösterdiler. Artık sokaktaki insanın gösteri ve yürüyüş hakkını kullanması zorlaşacak. Varolan uygulamaya göre gösteri ve yürüyüş için izin alma şartı yok. Paket ile mülki amirler yani valiler ve kaymakamlar tek karar verici haline getiriliyor.

“Katılımcılık” süsü verilen düzenlemede mülki amirler, gösteriyi organize eden sivil toplum örgütlerinin görüşünü alarak yer ve güzergah konusunda karar verecek. Gösterinin amacı dışına çıktığına karar verdiği anda ise polis ve jandarma’yı devreye sokacak. Yani artık en demokratik hakkın kullanımı daha da zorlaşacak.

Kimsenin nefret suçunu cezalandıran, seçim barajın düşüren, yüzde 3 oy alan partilere Hazine’den pay verilmesini öngören düzenlemelere itiraz etmesi mümkün değil. Ama dünkü paket ifade özgürlüğünü genişletmediği gibi aksine daraltıyor.

İfade özgürlüğünün kısıtlandığı yerde demokrasiden söz edilmez. Yani böyle bir ortamda demokrasi gelişmez. Bugüne kadar açıklanan dört tane yargı paketi adaletsizliği gidermedi mi ki bu paket demokrasiyi ilerletsin? Uzun lafın kısası; sorunun parçası olanlar çözümün parçası olamıyor.