Giriş
Mustafa Varank, “Tek Adam’ı tarif etmiş:
- Arka arkaya 9 seçim kaybedip de hâlâ koltuğunda oturan adama “Tek Adam” denir. Varank’a kızmışlar ama 9 seçim kaybedene kızmıyorlar. Ben de kızmıyorum...
Hatta 9 mağlubiyete rağmen, koltuğunu muhafaza edebilmesini, takdirle karşılıyorum.
İsmet Paşa bile 5 mağlubiyetten fazlasına dayanamamış, 1972 kongresiyle genel başkanlığa veda etmiştir. Çünkü karşısına Ecevit gibi çetin bir ceviz çıkmıştır.
Bugün CHP’de bir Ecevit çıkmıyorsa kabahat Kılıçdaroğlu’nun mu?
Varank’a da kızmayın. Yanlış söylemiyor ki: 9 seçim kaybedilmedi mi? Kaybedildi. Peki, kaybeden zat “hâlâ koltuğunda oturmuyor mu?” Oturuyor. Öyleyse Varank’ın kusuru ne?
Bilinmeyen bir şey değil ki Varank’ın söylediği.
Bir ihtimal, Tek Adam demesine kızmış olabilirler. O da haksızlık. Tek Adam’ın çeşitli karşılığı var. Bazen bulunmaz adam anlamına gelir. Bazen yeri doldurulmaz, yani eşine menendine rastlanmaz. Bazen emirlerine karşı gelinmez anlamına.
Tek Adam bazen de tek başına demektir. Bence bu bir iltifattır. Neresi kötü bunun? Ne var kızacak?
Kılıçdaroğlu bu tariflerden hangisine girer bilemem. Belki de değişmez adam’dır. Ne olursa olsun... Ama 9 seçim kaybına rağmen, koltuğunu hâlâ muhafaza edebilmesi, demokrasilerde görülmemiş bir başarıdır. Önce hakkını teslim edelim. Varank’ı da tebrik.
