Giriş
Geçenlerde yeni kurulan bir vakıf üniversitesinin rektörü ile sohbet ediyoruz…
“Üniversiteyi tanıtmak amacıyla Instagram yayını yapalım. Tercih döneminde 7-8 akşam birer saat canlı bağlantı yaparız, sizin için iyi olur” dedim.
- “Bizde laf bitmez, ama 7-8 akşam ne anlatacağım ki?”
- “Ayrıcalıklarınızdan, özelliklerinizden, bölümlerinizden söz edersiniz. 3 akşam siz konuşun, 5 akşam da dekanlar fakültelerini anlatır.”
- “Dekanım yok ki!”
- “Bölüm başkanları anlatsın o zaman.”
- “Bölüm başkanım da yok, henüz belirlemedik!”
Bir şey demedim, yutkundum, konuyu değiştirdim…
★★★
Bir hafta sonra sınav sonuçları açıklanacak, bayramdan sonrası tercihler yapılacak, iki ay sonra üniversiteler açılacak…
Yeni kurulan üniversitenin haline bakar mısınız? Dekanı yok, bölüm başkanı yok…
Ne hocası belli, ne ders programı belli… Adama sormazlar mı ‘kardeşim, niye kurdun bu üniversiteyi o zaman’ diye!
Bu üniversitenin yüksek liseden ne farkı var, bu üniversite Türk yükseköğretimine ne katacak?
★★★
Bunlar, benim bireysel izlenimlerim. Belki abartılı bulabilirsiniz, belki ‘hadi canım sen de, bu kadar da olmaz’ diyebilirsiniz. Söylediklerimi teyit eden akademik bir çalışma var.
Türk yükseköğretim sisteminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Prof. Dr. Engin Karadağ ve Prof. Dr. Cemil Yücel’in kurduğu ‘Üniversite Araştırmaları Laboratuvarı (ÜniAr), ‘Türkiye Üniversite Memnuniyet Araştırması’ raporunu yayınladı.
5’inci kez yapılan araştırmada tüm fakülte türlerinde okuyan 39 bin 386 öğrenci 6 kategoride üniversitelere puan verdi. Raporda son 5 yılın en düşük memnuniyet sonucu ortaya çıktı.
2020 ortalamaları geçmiş dört yılın ortalamalarına göre oldukça düşük seviyede gerçekleşti. Türkiye’de öğrencilerin üniversitelerinden memnuniyetleri gittikçe geriye gidiyor.
Türk yükseköğretim sistemi hem araştırma hem de öğretim kalitesi açısından can çekişiyor.
İşte rapordan çarpıcı başlıklar
- Türkiye’deki pek çok üniversite, öğrencileri bünyesine katmak için kendilerini olduklarından daha iyi gösterme yarışında…
- Bazı üniversiteler öğrencilerde yüksek beklenti oluşturuyor, ancak öğrenciler gerçekle karşılaştığında büyük hayal kırıklığı yaşıyor...
- Nitelikli öğrenci açısından beklenti tuzağı kuran popüler üniversitelerin sayısı az değil…
- Türkiye’de gerçek anlamda üniversite diyeceğimiz bir kurumdan bahsetmek giderek daha da güçleşiyor…
- Pek çok üniversite lise seviyesinde öğretim faaliyeti yürütüyor; üniversite yönetimleri öğrencilerinin beklenti ve taleplerini karşılayamıyor.
