Sibel Ünli’nin katili sizsiniz

Gün geçmiyor ki acı bir haber almayalım. Bugün tek yazıya koca bir trajediyi sığdıracağım.

Yazılarımın çoğunda akran zorbalığı ile başa çıkılması gerektiğinden bahsediyorum. Siz, eğer çocuğunuzun yaptığı akran zorbalığı ile eğlenebiliyorsanız Sibel Ünli’nin katili sizsiniz. Katili diyorum; çünkü bir intihar varsa eğer, bunun sebepleri ve buna sebep olan kişiler mutlaka vardır.

Sağlık sorunları yaşayan Sibel muhtemelen yoğun akran zorbalığına uğradı. Kimse arkadaşlık etmedi, kimse aşık olmadı, kimse onunla yemek yemedi, kimse onunla notlarını paylaşmadı, bir çift hoş sohbete sığdıramadılar Sibel’i… Çünkü o farklıydı ve bizim toplumumuz farklılıkları kaynaştırmak yerine her zaman ayrıştırmayı tercih eder.

Sadece bunlar da değil elbette. Gelecek kaygısı, maddi zorluklar da eklenmiş ve hayat onun kaldırabileceğinden daha ağır bir hale gelmiş.

Onu koruyamadık, ona iyi bir gelecek sağlayamadık, gerçekleşmesi çok basit olan hayallerini gerçekleştiremedik. Peki biz ne aldık bu kayıptan? Neyi düzelttik ve neye odaklandık? Bu olayların yenilerinin yaşanmaması için ne yapacağız?

Mesela önce, akran zorbalığı yapan çocuklarımızdan utanmalıyız. Sonra nüfuzlu ailelerin çocuklarını koruyan ve bu çocukları yok sayan okul yönetimlerini kınamalıyız. Gençlere gelecek kaygısı yaşatan sistemleri değiştirmeliyiz. Psikoterapilerin bu kadar pahalı olmasını eleştirmeliyiz.

Yeni Sibeller ölmesin diye çabalamalıyız.