Tek vuruş üç puan

Yorucu Bayern maçından kısa süre sonra çıkılan Rize deplasmanı... Açıkçası bu maçın zorluk derecesi Bayern maçından daha fazlaydı. Hem Rize’nin direnci Münih’ten fazlaydı hem de kaleci Gökhan çok formdaydı. İlk yarı Galatasaray forvetlerinin etkisizliğine örnek olarak iğne tedavisiyle oynayan Icardi’nin sadece ve sadece dört defa topla buluştunu gösterebiliriz. Bu yeterince düşündürücü. İki hava topuna sahanın en kısaları Mertens ve Torreira’nın kafa vurması da yeterince düşündürücü idi. İkinci yarı pozisyona ve futbola doyduk. Oliveira, yedek kalmasını sorgulatan bir vuruşla takımını öne geçirdi. Rize’nin beraberlik golü ise ofsayta takıldı. Rize son topları doğru kullanabilseydi sonuç farklı olabilirdi. Yine Kerem ve Icardi’nin son vuruşları iyi olsaydı sonuç farklı olurdu. Son dakikalarda Galatasaray nefesini tuttu ama gelen topları da Muslera tuttu ve kaptan gemisini limana yanaştırmayı başardı. Rize deplasmanından üç puan neresinden bakarsanız büyük kazanç. Bu maçta ‘büyük futbol’ izleyemedik o başka. Dün akşam Kadir Sağlam ‘Şampiyonlar Ligi seviyesine yakışır’ bir yönetim gösterdi. Oyunu elinden geldiğince oynatmaya çalıştı. Oyuncularla diyaloğu da iyiydi. Tebrikler Kadir Sağlam. Bu zorlu virajdan hasarsız dönmeyi başaran Galatasaray’ı da tebrik ediyoruz. Tek vuruş üç, altın puan. En büyük tebrik ise Türkiye Cumhuriyeti’ne... 100. Yılımız kutlu olsun. Yaşasın Cumhuriyet!