Giriş
2010 yılında bir şirketten 1991 model bir araç almıştım ve parasını da banka havalesi ile ödemiştim. Ancak notere gittiğimizde arabanın üzerinde vergi dairesinin haczi olduğundan satışı gerçekleştirememiştim. Şirket sahibi ‘herhangi bir şey olmaz binersin’ dedi ve beni avuttu, teselli etti. 2020 yılında şirketin ödemediği bir işçi alacağından dolayı haciz ve yakalama kaydı ile aracım bağlandı ve yediemin deposuna çekildi. Araç halen orada, satışı yapan da icra borcunu ödemiyor. Bundan nasıl kurtulurum? l K.B.
***
Doğrusu okuyucuma ‘şöyle yaparsan kurtulursun’, ‘başka bir şey daha var, işi bitirirsin’ diyemeyeceğim. Zira işi zor. Bu kabil işlerde alacaklı, alacağını alana kadar kurtuluş zor. Ancak yine de bir küçük ihtimalden söz edeyim, belki bu ihtimal gerçekleşir. Okuyucum diyor ki ‘araç hacizli ve muhafaza altına alındı’. Bugün de kendi adına tescil yapılmış değil, halen satıcı adına. Ancak satıcının da pek anlayışlı davrandığı söylenemez.
***
Bir araç haczedildiğinde bu haciz işlemi ile ilgili hiçbir muamele yapılmıyorsa, haciz altı ayın sonunda kaldırılabilir. Ancak bunun için halen malik görünen kişi girişimde bulunacak. Bunun için satıcının anlayışlı davranması gerektiğinden söz ettim. Yani size bu noktada yardımcı olmalı.
Hiç bir icrai ve hukuki işlem yok ise haczin kaldırılması talebinde bulunmalı. Mesela bu arada aracın icraen işlemleri başlamış ise bu talep sonuçsuz kalır. Şayet satış muameleleri başlamış ise araç ihale yolu ile satılır. Ancak tüm okuyucularıma bir hatırlatmayı bir kere daha yapayım. ‘Bişey olmaz abi’ sözlerine kanmayın. Her yapacağınız değerli işi bir bilene sorun, ondan sonra yapın.
