Verda Özer Ormanlara tam teşekküllü koruma
HABERİ PAYLAŞ

Ormanlara tam teşekküllü koruma

21-26 Mart Orman Haftası’nı içimiz buruk geride bırakıyoruz. Geçen yaz yaşadığımız, 54 ilde 150 bin hektar orman alanını yakan tarihi yangınlar sonrasında ormanlarımız ne durumda? Tekrar yeşermeleri mümkün mü ve ne kadar zaman alacak? Peki ya önümüzdeki yaz için hazır mıyız? Yoksa yine ağır bir bedel mi ödeyeceğiz? Elbette en doğru cevapları alabileceğim merci ile yani Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey ile görüştüm. Hemen başlayalım.

Ormanlara tam teşekküllü koruma

EKİPMAN ARTIYOR

Malum, geçen yaz hava müdahalesi için uçak-helikopter sayısı yetersiz geldi. Bu yaz hava gücü artacak mı? Cevabını vermeden önce Bekir Bey önemli bir bilgi paylaşıyor: Sıcaklık 40 derecenin üzerine çıktığında, nem yüzde 20’nin altına indiğinde ve rüzgar 40 km’den daha şiddetli estiğinde; havadan müdahalenin mümkün olmadığını, yanan bölgeye uçağın/helikopterin giremediğini söylüyor.

Haberin Devamı

Yangın çıktığında sıcaklığın 400 derecenin üzerine çıktığını, Manavgat’taki yangınlarda 500 adet atom bombası atılmış gibi bir enerjinin açığa çıktığını anlatıyor. Hatta tam da bu yüzden geçen yaz bizimle aynı tarihlerde orman yangınları yaşayan ABD’nin Kaliforniya eyaletinde yangının tam 105 gün sürdüğünü ekliyor.

“Hem de ABD’nin dünyanın en güçlü hava birliklerine sahip olmasına rağmen. Dolayısıyla asıl mesele hava değil, kara araçları Verda Hanım” diyor Bekir Bey. Geçen yaz 18’i bulan uçak sayısının ise (kiralananlarla birlikte) bu yaz 20’ye çıkacağını söylüyor. Yine; 2021 yazında kullanılan 39 adet helikopter bu yaz 55’e çıkacakmış.

İHA’LAR DESTEK

İlk kez geçen yaz yangın söndürmede kullanılan İHA’ların (insansız hava aracı) sayısı da bu sene 8’e çıkıyor. Bu araçların kullanılması, yangın ihbarı alma süresini azaltmak açısından önemli. Ormanların içinde bulunan 776 ‘gözetleme kulesi’ sayesinde yangın haberi 2 dakika içinde Orman Genel Müdürlüğü’ne ulaşıyor. İHA’lar sayesinde ise haber çok daha erken ulaşıyor. “Yangın çıktıktan sonraki her dakika, 1 saat kadar kıymetli” diyor Bekir Bey. Tabii İHA’ların bir diğer avantajı da gece uçuş kabiliyetleri olması.

Haberin Devamı

YANGIN GÖNÜLLÜLERİ

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) başta olmak üzere, diğer kamu kurumlarından da destek alınacak bundan böyle. Bu yaz TSK’nın 25 helikopteri, destek gücü olarak hazırda tutulacak. Jandarma, Kara Yolları, Devlet Su İşleri ve AFAD gibi önde gelen kurumların güçleri ve araçları da müdahale için hazır olacak.

Ormanlara tam teşekküllü koruma

SİGORTA YAPILACAK

Gönüllüler ise bu yıl en büyük destek gücü olacak belli ki. Bir kere Adalet Bakanlığı ile imzalanan protokol çerçevesinde; açık cezaevlerinde ceza çeken, sağlığı elveren ve gönüllü olan mahkumlar yangına müdahaleye dahil olabilecek. Müdahale ettikleri her 1 güne karşılık cezalarından 2 gün silinecek. Kendilerine hayat sigortası yapılacak ve bir ücret verilecek.

Ayrıca sadece yangın sırasında değil, yangın olmadan ve sonrasında da orman temizliği faaliyetlerine katılabilecekler. Tüm toplumdaki ‘yangın söndürme gönüllüleri’ ise 85 bine ulaşmış. Bazıları e-Devlet üzerinden talepte bulunanlar, bazıları da en yakın Orman İşletme Müdürlüğü’ne şahsen başvurmuş olanlar. Bu kişilere tabii eğitim ve yangına dayanıklı kıyafet veriliyor. Yangın çıktığında cep telefonlarına SMS ile yangın yeri bildiriliyor.

Haberin Devamı

ÇEVRE DERSİ OLMALI

Gönüllüler dışında, asıl yangın çıkmaması için vatandaşların bilinçlendirilmesine yönelik eğitim programları kapıda. Bu kapsamda hazırlanan videolar çok yakında hem sosyal medyada ve basında, hem de özellikle orman köylerinde gösterilecek. Bana kalırsa Milli Eğitim Bakanlığı’nın erken yaşta müfredata zorunlu (!) çevre dersi koyması çok daha önemli.

FİDANLAR DİKİLİYOR

Yangın hazırlıkları tamam da peki geçen yaz yanan orman alanları ne durumda? Bu alanların yüzde 75’inde temizlik yapılmış. Yani kesilmesi gereken ağaçlar çıkartılmış. Fidan dikilmesi gereken yerlerin yüzde 30’unda da dikim yapılmış. Bu işlemin temmuz ayında tamamlanmış olması bekleniyor.

Burada ise 2 nokta çok önemli. 1’incisi; 30 yaşından büyük olan Kızılçam ağaçlarının olduğu yerlerde fidan ekilmiyor. Çünkü bu ağaçlar normal zamanda zaten toprağa tohum döküyor. Dolayısıyla sadece 30 yaşından genç olan Kızılçam bölgelerinde fidan dikiliyor. 2’ncisi; bazı yanan ağaçlar kesilmiyor. Kendini yenileme imkanı olanlar (mesela etraftaki ağaçlardan gelen tohumlarla) bırakılıyor.

KERESTECİLER!

Peki ya keresteciler? Türkiye’de özellikle son 20 yılda gereğinden fazla ağaç kesildiği ve kerestecilerin kendi ‘kafalarına göre’ kesim yaptığı söylemi çok yaygın. Bekir Bey cevap verirken 2 noktayı vurguluyor: Birincisi; Orman Genel Müdürlüğü üzerinden ağaç kesimi için özel şirketlere verilen ihalelerin açık ve şeffaf yapıldığını, isteyen herkesin web sitesinden takip edebileceğini ve kesilecek ağaçlara da bakanlık denetimindeki mühendislerin karar verdiğini söylüyor.

ikincisi; normal zamanlarda da ağaç kesiminin orman sağlığı açısından yaşamsal olduğunu vurguluyor. Hatta gereğinden az ağaç kesimi yapılan orman alanlarında, yangının çok daha uzun sürdüğü tespitinde bulunuyor.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder