Giriş
Herkes yaşlılığın ana belirtisi olarak kırışıklık ya da sarkmaları görür. Oysa 40 yaşından sonra esas olarak gözler küçülmeye başlar. Çürüyen kas ve cilt dokusu nedeniyle gözler küçülme eğilimine girer. Göz kapakları daha fazla sarkmaya başladıkça gözün yüzeyini daha fazla kaplar ve gerçekte öyle olmadığı halde gözün kendisinin daha küçükmüş gibi görünmesine neden olur.
Yaşlandıkça, gözbebeği boyutumuzu ve ışığa tepkimizi kontrol eden kaslar güç kaybeder. Bu, göz bebeğinin daha küçük olmasına ve ortam aydınlatmasındaki değişikliklere daha az tepki vermesine neden olur. Bu değişiklikler nedeniyle, 50'li yaşlardaki insanlar, rahat bir okuma için 20'li yaşlardakilere göre üç kat daha fazla ortam ışığına ihtiyaç duyarlar.
Ayrıca, sinema salonu gibi loş bir binadan çıkarken 40 yaşın üstündekilerin parlak güneş ışığı nedeniyle göz kamaşması daha olasıdır. Fotokromik lensli ve yansıma önleyici kaplamalı gözlükler bu sorunu azaltmaya yardımcı olabilir.
Gözler sadece küçülmez kurumaya da başlar
Yaşlandıkça vücudumuz daha az gözyaşı üretir. Bu özellikle menopozdan sonra kadınlar için geçerlidir. Göz kuruluğuna bağlı olarak yanma hissi, batma veya başka bir göz rahatsızlığı yaşamaya başlarsanız, almanız gereken tedbir suni gözyaşı kullanmaktır.
Azaltılmış renk görüşü
Normal renk görmeden sorumlu olan retinadaki hücreler yaşlandıkça hassasiyetleri azalır, bu da renklerin daha az parlak olmasına ve farklı renkler arasındaki kontrastın daha az fark edilmesine neden olur. Özellikle mavi renkler "soluk" görünebilir.
Peki gözlerimizi genç tutmak için neler yapmalı?
Akıllı yaşam tarzı seçimleri, yaşlandıkça farkında olmadan gelen göz küçülmesine karşı en iyi doğal savunmanızdır. Kendinize bir göz diyeti planı hazırlamakla işe başlayabilirsiniz.
-Gözlüklerinizi ve arabanızın ön camını pırıl pırıl temiz tutun.
-Açık havada parlak güneş ışığında vakit geçirirken geniş kenarlı bir şapka ve yüksek kaliteli güneş gözlüğü takın.
-Besleyici bir diyet yediğinizden emin olun. Özellikle, nohut ve kaju gibi çinko oranı yüksek besinler tüketin. Çinko eksikliği ve A vitamini eksikliği, zayıf karanlık adaptasyonu ile ilişkilidir. Araştırmacılar çinko takviyesinin bu sorunu düzeltmede yardımcı olduğunu belirlediler. Kadınların günde 8 mg. çinkoya, erkeklerin günde 14 mg.'a ihtiyacı var.
-Taze, çiğ havuç gibi A vitamini içeriği yüksek yiyecekleri yemek de çok önemlidir. Normal şartlar altında kadınların günde en az 700 gr. A vitaminine, erkeklerin ise günde en az 900 gr. A vitaminine ihtiyacı vardır.
Göz yogasına başlayın!
Avuç içlerinizi birbirine sürterek ısıtın, göz kapaklarınızın üzerine koyun. Bunu sonra gün için hatırladıkça yapın.
-Gözlerinizi saat yönünde hareket ettirin. Ardından gözlerinizle havada yatay bir 8 rakamı çizmeye çalışın. Bir egzersizden diğerine geçerken, gözlerinizi dinlendirmek için ısıttığınız avuç içlerinizi göz kapaklarınızın üzerine koymayı ihmal etmeyin.
-Gözlerinizi parmağınıza odaklayın.
Burnunuzun ucuna yaklaştırdığınız parmağı görmeye çalışın. Belki bakışınız net olmayacak ama bunu önemsemeyin. Bu egzersiz sırasında 6 göz kasınız çalışır. Gün içinde etrafınızdakilere aldırmadan bu egzersizi en az üç defa tekrarlayın.
-Göz yogasının ardından gözlerinizde bir yorgunluk hissedebilirsiniz. Ama bakışlarınızın eskisinden daha zinde olduğunu fark edeceksiniz.
