Dilara Doğan Bu süreç bizi ergen duygularımızla sınadı. Tarzı değişen mutlaka olmuştur
HABERİ PAYLAŞ

Bu süreç bizi ergen duygularımızla sınadı. Tarzı değişen mutlaka olmuştur

Kuaförlerin, güzellik merkezlerinin, AVM’lerin açılacağı tarihler netleşti. “Rahatça tüm bunları eski duygularımız içerisinde yapabilecek miyiz? Sezon trend’lerine ayak uydurabilecek miyiz?” Tüm bu soruların cevaplarını Psikolog Hande Cesur’dan aldım.

Bu süreç bizi ergen duygularımızla sınadı. Tarzı değişen mutlaka olmuştur

Etkisi biraz azalıyor gibi görünse de zorlu bir süreçten geçiyoruz. Kuaförlerin, güzellik salonlarının, alışveriş merkezlerinin açılacağı tarihler belli oldu. “Evet açılsın harika” diyoruz bir taraftan bir taraftan da korkularımız sevincimizin önüne geçiyor. Kuaförümüz açılınca o koltukta rahatça oturabilecek miyiz?

Haberin Devamı

İçinde bulunduğumuz sürecin toplumsal tarafı hakkındaki varsayımlarım fazlaca soğukkanlı. Ben insanların çok hızlı şekilde normalize olacaklarına inanıyorum. Varoluşsal olarak iyiye ve kötüye adapte olma gücümüz çok yüksek. Zaten hassas, takıntılı ya da bağımlı kişilik örüntüsü gösteren kişiler her durumda olduğu gibi bu durumda da hassasiyetlerinin boyutunu mutlaka artıracaklardır.

Bir eylemin insanın aklına yatması için, ihtiyaçlarını karşılıyor olması yeterli, ne yazık ki. Beğenilme ve onaylanma ihtiyacının önüne de kolay kolay geçilemeyecek gibi gözüküyor. Yani kuaförler kısa zamanda dolup taşmaya başlar.

İçinde bulunduğumuz süreç insan psikolojisini zevkleri yönünde nasıl değiştirdi sizce? Mesela tarzı değişen insanlar olmuş mudur? Sarı renkten hiç hoşlanmayan annem dün şöyle dedi “Sarı renk bile gözüme hoş gelmeye başladı.”

İşte bunu duymak bana çok ilham veriyor. Hayatımızdaki ‘asla’lar, ‘her zaman’lar, ‘sonuna kadar’lar, ‘olmazsa olmaz’lar değişiyor. Yetişkin benliklerimizle hiçbir şeyin kalıcı, değişmez ve sonsuza kadar olmadığını görüyoruz. Bu süreç bizi ergen duygularımızla, imkansız sandıklarımızla sınadı.

Mutlaka tarzı değişmiş kişiler olmuştur, olacaktır. Belki de zaten arıyorlardı ve bu süreçte buldular. Tarzı değişmeyenin de alışveriş alışkanlıkları değişebilir. Psikolojik katılık halimizden çıkıp, esnemeyi öğrendik hep birlikte.

Bu durum alışveriş bağımlılarını durdurdu mu yoksa daha mı çok tetikledi?

Haberin Devamı

Etkilenme biçimi, bağımlılığın altında yatan sebebe göre farklılık göstermiş olabilir. Onaylanma, ait olma, değer görme gibi ihtiyaçları gidermek için oluşan alışveriş bağımlılığı geçici süre durulmuş olabilir. Evde kendini kime beğendirecek.

Kontrol etme ihtiyacını gidermek için bağımlı olmuş birisi ise, alışkanlığını daha da artırmış olabilir. Yaşamında kontrol edemediği, söz geçiremediği, engelleyemediği, kendini ifade edemediği alanlar olan kişiler alışveriş ile kontrol duygularını kolayca yanılsamaya sokarlar.

Yavaş yavaş sokağa çıkmaya başlandı. Sokağa çıkarken “Ben şimdi ne giyeceğim?” diyen çok fazla insan var. Ev stiline fazlasıyla alışmıştık...

Düşünsenize ütü bekleyen gömlekler, gevşetilen kravatlar, önümüzdeki yazı düşününce kadınların topuklu ayakkabılar ile imtihanı... Özellikle çalışan kesim için ilk zamanlarda biraz adaptasyon sorunu olacaktır. Ancak biz bunu 10 günlük tatilden dönünce de yaşıyoruz. 2 gün ofise adapte olamıyoruz. Şimdi de diyelim ki 20 gün adapte olamayız. Ve sonra her şey unutulur. Keşke unutulmasa, keşke özellikle kurumlarda artık kıyafet uygulamalarına esneklik getirilse. Bu konuda çok gerideyiz.

Haberin Devamı

AVM’ler açılınca bir dükkana girip yeni sezon yazlık alışveriş yapabilme gücünü kendimizde bulabilecek miyiz?

Ekonomisine güvenen için neden olmasın. Bu süreçte akılcı düşünebilen birçok kişi para biriktirmenin, tutumlu olmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladı. Geri dönüşümün, ikinci el alım satımın, eşya ve kıyafet değiştirmenin, DIY (kendin yap)’in önem ve güzelliği ortaya çıktı.

Bu ilgiyi birçok marka da fark etmiş durumda, eskiyi getirin yeniyi götürün, israf olmasın, birlikte boyayalım, tabiata katkımız olsun gibi yaklaşımlarla kullanıcı ile bağ kurarak marka değerlerini artırıyorlar. Bu arada tabii ki AVM’ler pratik, zaman kazandıran yerler olarak hayatımızdaki önemini korumaya devam edecektir.

Bu süreçte kilo alan yoğun bir kitle var onlar bu durumdan nasıl etkilenecek?

Kimimiz tıpkı kış aylarında bedenin yağ depoladığı gibi savaş ortamına hazırlanırcasına yemek yedik. Yarar, zarar gözetmeksizin enerji biriktirmek istedik. Kimimiz kaygımızla baş etmek için buzdolabı kapağını aça aça kendimizi oyaladık.

Kimimiz özgürlüğümüze o kadar çok müdahale edildiğine inandık ki, yeme özgürlüğümüze müdahale edilsin istemedik. Çok haklıydık. Birçok sorumlulukla baş eden modern insan elinden özgürlüğü alınmış gibi bir sanrıya girdi ki, iddialı bir laf ettiğimin farkındayım ve sözümün arkasındayım. İnsanın en büyük özgürlüğü kullandığı alanda değil, düşüncelerinin sınırsızlığındadır.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder