Aile miyiz?

Yıllardır gerçekten aşkla sürdürüyorum mesleğimi. Yerimde saymamak, bir şeyi eksik yapmamak, faydamı artırmak için var gücümle gelişiyorum, çalışıyorum. Buna şahitlik edeceğinizden şüphem yok. Bilhassa kitaplarımın yayımlanmasını izleyen süreçte hep şu soruyla karşılaşıyorum; bu olan biten içinde, bu acılar, çaresizlikler, hastalıklar içinde kendi psikolojinizi koruyabiliyor, özel yaşamınızı bunların dışında tutabiliyor musunuz? Bunu birçok kez yanıtladım aslında ama bugünkü duygularımla yeniden ifade etmek isterim.

Sizinle aramda devasa bir fark yok. Bu olan bitenin tek şahidi ben değilim çünkü. Kadınların yaşadığı bu büyük dramlar, yalnızca benim hastam olma rastlantısına değip geçmiyorlar yaşamdan. Sizin de komşunuz, kuzeniniz, iş arkadaşınız onlar, belki sizsiniz. Elbette ben bir doktor olarak ölümü ve hastalığı karşılama konusunda başka bir mesleki hazırlığa sahibim. Ancak kitaplarıma konu olan yaşamların bende yarattığı etki, çözüme odaklanmam ve mesleki gücümü kullanmam dışında, sizde yarattığı etkiyle aynı. Kahroluyorum.

İYİLEŞTİRMEYE ODAKLAN

Fakat bazen şunu düşünüyorum, “Bizim durup kahrolmaya vaktimiz yok, anlayıp iyileştirmeye odaklanmalıyız”. Öyle de yapıyorum. Duyduklarımı, gördüklerimi evimin kapısından içeri sokmamak, dışarıda bırakmak… Herhalde bunu çok sık duyuyorsunuzdur. Ancak bu kapının dışında bırakma hadisesi de biraz eksik anlaşılıyor. Benim evim cam bir fanus değil. Bu ülkede ne yaşanıyorsa kokusu, hissi benim evime de doluyor, benim eşim de sizin gibi farkında, benim çocuklarım da bu ülkede yetişiyor. Anlatıp konuşup üstüne yorumlar getirip sürekli ısıtarak soframıza oturtmuyoruz bu acıları ama aslında herkes her şeyi biliyor.

YALNIZ DEĞİLİZ

Herkes yaşına göre biliyor, hissediyor. Bu ülkede kadın olmanın zor olduğunu ve bu kadınların adları, yaşları, meslekleri değişse de hak etmedikleri acılar yaşadıklarını herkes gibi benim ailem de biliyor. Ve bir yandan her şeye sizin gibi şahit olurken bir yandan mutlu anlarımızı, kişisel alanlarımızı, aile birliğimizi ve anılarımızı korumaya çalışıyoruz; hepsi bu. Kimsenin bir şeyden kaçtığı ve kaçırıldığı yok. Çünkü ne oluyorsa hepimize oluyor. Bu hikayede ne onlar yalnız, ne biz yalnızız.

AİLEMLE GEÇEN ZAMANI MUTLU ANLARA, ANILARA DÖNÜŞTÜRMEK İÇİN ÇABALIYORUM

Tüm bunların dışında; şunu da hiç unutmuyorum. Sonsuz ve mutlak mutluluk yoktur; mutlu anlar vardır. Ve siz bunları çoğaltabildiğiniz kadar iyi olursunuz. Ben hayatımda en mutlu anları hep evimde yaşadım. Bir eş ve anne olmadan önce bir evlat olarak çekirdek ailemle, bir eş ve anne olduktan sonra kurduğum çekirdek ailemde ve kim olduğuma her zaman güzel etki eden geniş, güzel ailemle. Bu şansım için her zaman minnettarım. Çünkü sevgi dolu bir ailenin neleri değiştirebildiğini ve sevgisiz ailelerden nasıl acılar peydah olduğunu çok iyi bilirim. İşte bundandır ki cam bir fanus gibi kalmak imkansız olsa da ailemle geçirdiğim zamanın her bir anını mutlu anlara, anılara dönüştürmek için çabalıyorum daima. İşte bu yüzden o şansın tam ortasında dururken tadını çıkarmanın peşine düşüyorum. Geri kalan şeyleri dışarıda bırakmaya çalışmam bundan. Yani başkalarının acılarından, hayatın gerçeklerinden kaçmak ve ailemi bunlardan korumak değil; onlara doymak, onlarla kendimi beslemek, beslenmelerine izin vermek ve mutlu anların alışverişini yapmak için.

ANNE VE BABALAR; ÇOCUKLARINIZI SEVİN, ONLARA GÜÇ VERİN

Umarım doğru ifade edebilmişimdir. Anne ve babalar; çocuklarınızı sevin, onlara güç verin, ne yaşarlarsa yaşasınlar size dönebileceklerini, sizinle paylaşabileceklerini, size güvenebileceklerini, sizin yanınızda iyileşebileceklerini bilsinler. Çünkü o kitaplardaki kadınların pek çoğu sevilmedi, korunmadı, anlaşılmadı. Onlara kendi yuvalarında yer verin. Yanınızda yörenizde gördüğünüz öykülere sırt çevirmeyin, yadırgamayın, yargılamayın, destek olmanın peşine düşün. Biz, her şeye rağmen bu dünyada büyük ve güçlü bir aileyiz.

DOĞRU KİŞİDEN ALINAN YARDIM KADAR DEĞERLİ BİR ŞEY YOK

Psikolojimi korumak için değil yalnızca; sağlıklı kararlar vermemi sağlayan mekanizmamın hep ışıldaması için, duygularımla reflekslerimi sağlıklı bir dengede tutmak için, mutlu olma şansımı doğru değerlendirmek için, kendimi doğru okuyup anlamak için profesyonel destek alıyorum, her zaman. Bu benim erişebildiğim bir şans ve herkes için bu şansı diliyorum. Yeri gelmişken de söyleyeyim; imkanınız olursa asla çekinceniz olmasın. Ruhunuza yaptığınız her yatırım, bugününüze, yarınınıza yaptığınız yatırımdır. Çocuklarınız için de bunun ne denli normal ve faydalı olduğunu da bilin isterim. Doğru yerde, doğru zamanda, doğru kişiden alınan yardım kadar değerli bir şey yoktur. Sakın geri çevirmeyin, sakın kaçmayın.