Küresel Köy’ün yeni savaşı: Aşı

Dünya asırlar boyunca savaşlara, ekonomik krizlere, doğal afetlere ve salgın hastalıklara tanıklık etti. Tıpkı bugün yaşadığımız gibi dönüm noktası diyebileceğimiz her felaketin sonunda değiştik, dönüştük, dünyayı yeniden anlamlandırdık. Ancak salgının değiştiremediği tek bir nokta var ki o da kuşkusuz güç mücadelesi ve politika.

Aktörler aynı, mücadele farklı

Covid-19 sonrası tıp dünyası ve bilim insanları benzeri görülmemiş bir mücadele veriyor. Bir tarafta sağlık çalışanları virüse karşı insanı hayatta tutmaya çalışırken diğer tarafta bilim insanları etkili bir aşı geliştirmenin savaşını veriyor. Fakat açıklamalara ve gelişmelere bakıldığında görülüyor ki aşı meselesi politikanın bir malzemesi ve gündemi haline geldi. Uzun süredir başını İngiltere’nin çektiği Avrupa ülkeleri, ABD, salgının çıkış noktası olan Çin, Rusya gibi gelişmiş ülkeler olmak üzere pek çok ülkede farklı üniversite ve laboratuarlarda aşı geliştirme çalışmaları devam ediyor. Buraya kadar her şey normal görünüyor olsa da tuhaflık, aşı ile ilgili açıklamalarda bilim insanlarından çok ülke liderlerinin ön plana çıkmaya başlamasında. Her hafta farklı bir ülkenin devlet başkanı kamera karşısına geçiyor ve ‘aşıyı bulduk’ açıklaması yapıyor. Son olarak Rusya Devlet Başkanı Putin corona virüs aşısının bulunduğunu ve bu aşıyı kızına da yaptırdığını ifade eden açıklamalarda bulundu. Ancak başta ABD olmak üzere hiçbir ülke Rusya tarafından bulunduğu iddia edilen bu aşıyı hoşnut karşılamış görünmüyor.

Rusya ‘Sputnik V’ ile bu kez aşı yarışını başlattı

Böylesine büyük bir pazar ve elde edilecek pay hesaba katıldığında ekranlarda bilim insanları yerine devlet başkanlarını sıkça görüyor oluşumuz doğal bir durum haline geliyor. Salgının ilk günlerinde kim tarafından bulunması değil de bir an önce bulunması söz konusu olan bir aşı ne oldu da devletlerarası bir güç gösterisi halini aldı? Aşı geliştirme çabaları günden güne insanlığın kurtuluşu olmaktan uzaklaşarak adeta iki kutbun kendini ispat etme çabasına dönüşüyor. Bu gösterinin başlıca aktörleri, tarihin asla yan yana getiremediği iki ayrı kutup ABD ve Rusya. İdeoloji, sistem, uzay yarışı…21.yüzyıl dünyası salgın bir hastalıkla boğuşurken tıpkı tarih boyunca olduğu gibi bu iki gücün mücadelesine tanıklık ediyor. Açıklamalar aşıyı ilk bulan olmanın önemli olmadığı şeklinde olsa da arka planda bunun böyle olmadığı açık. Nitekim Covid-19 aşısını ilk bulan ülke olmak gücün ispatı olmasının yanı sıra, bulunan ülkeye sağlayacağı ekonomik gelir ve elde edilecek kar, aşı üreticisi ilk ülke olma hırsının belki de birincil sebebi. Temenniler insan sağlığının öncelenmesi olsa da, süreç bunun aksine işaret eder nitelikte. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre şu anda 26 aşı adayı bulunuyor. Ve anlaşılan o ki, bir aday bu yarışı kesin olarak kazanana dek her güne ‘aşı bulundu’ haberlerinin yarattığı sahte iyimserlik haliyle uyanmaya devam edeceğiz.