Murat Çelik İstanbul'da yaşayanların deprem kaygısı
HABERİ PAYLAŞ

İstanbul'da yaşayanların deprem kaygısı

Geçen hafta cuma günü (10 Mart 2023) bu köşede “Depremzedelere Psikolojik Destek” başlığı altında deprem bölgesindeki insanların ruh durumlarının düzeltilmesi için yapılması gerekenlerin bir kısmını, konunun uzmanlarından birinin yaptığı açıklamalar doğrultusunda yazmıştım.

O uzman İstanbul Bilgi Üniversitesi Travma ve Afet Çalışmaları Uygulamalı Yüksek Lisans Program Koordinatörü, Psikiyatri Profesörü Tamer Aker’di. Prof. Dr. Aker’in aynı konuda altını çizdiği iki önemli nokta daha var.

İşte o iki sorum ve Aker’in yanıtları:

Haberin Devamı

DEPREMZEDELER İYİ DEĞERLENDİRİLMELİ

Depremlerde yakınlarını, ev ya da işyerlerini kaybeden insanların psikolojik rehabilitasyonu için öncelikli olarak yapılanlar ve yapılması gerekenler neler?

- Travma ve afet sonrası ortaya çıkan tepkiler, her insanda farklılık gösterir. Öncelikle bu farklılıkları iyi ayırt etmek gerekir.

- Psikososyal çalışmalar afet sonrası ilk saniyeden itibaren başlamalıdır. Günlük yaşamsal işlevlerini yerine getiremeyen, kendisi veya başkaları için zarar oluşturabilecek, şiddetli veya uzun süreli stres tepkileri gösteren kişiler, aşırı korku ve panik yaşayanlar, uyku ve beslenme düzensizlikleri başlayanlar psikolojik ilk yardım ve psikoeğitim hizmetlerinden daha fazla desteğe ihtiyaç duyabilir. Bu ve benzeri tepki ve etkenleri olan kişileri saptamak, değerlendirmek ve kişinin ihtiyacına göre yönlendirme yapmak gereklidir.

İSTANBULLULAR NE YAPMALI?

Deprem bölgesinin dışında, başta İstanbul olmak üzere birçok riskli kentte milyonlarca insan deprem endişesiyle yaşıyor. O insanların deprem kaygısıyla baş edebilmek için neler yapması gerekiyor?

- Öncelikle gerçekçi bir kaygıdan söz ediyoruz. Türkiye, fay hatları bol bir ülke. Ancak ülke olarak ne yazık ki, depremleri doğal afetten ziyade bir felaket olarak yaşıyoruz. Böyle baktığımızda depremi insan elinden çıkan bir travma olarak tanımlamak gerektiğini de düşünüyorum.

- Haliyle bu durum hepimizde yoğun kaygı, korku ve çaresizlik yaratıyor. Ancak bu kaygı karşısında hareketsiz kalmak yerine, ne yapabileceğimizin farkına varmamız gerekiyor. Bu kaygıyla baş etmenin en önemli adımlarından biri de depreme hazırlıklı olmak.

Haberin Devamı

- Neyle karşılaşacağımızı bilmek ve buna yönelik hazırlıklı olmak bizi olaylar karşısında dayanıklı yapar ve kontrol hissimizi artırır. Çünkü bizler belirsizlikten hoşlanmayan bir türüz, karşılaştığımız olaylara hükmedebilmeyi ve kontrol edebilmeyi isteriz.

- Bu noktada deprem bilimcilerin anlatılarına kulak kesilmeli, evde, apartmanda, sokakta, mahallede, okulda, işyerinde, çarşıda, pazarda, her yerde bir deprem kültürü oluşturmalı, bu kültürü yerleştirmeli ve buna göre yaşamalıyız.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder