Rükzan Sağır 5 zenginin ölümünü 500 göçmenin ölümünden daha çok mu umursadık?
HABERİ PAYLAŞ

5 zenginin ölümünü 500 göçmenin ölümünden daha çok mu umursadık?

Hayır. Elbette, daha çok umursamadık. İki trajedinin insan vicdanındaki yerini, haklarında yapılan haberlerin sayısıyla ölçemeyiz. Yunanistan açıklarında 14 Haziran’da batan göçmen teknesinde 500’den fazla insan bulunamadığı için resmi rakamlara yansımasa da ölü kabul ediliyor. Hepsi savaştan, yokluktan kaçan umut yolcularıydı.

19 Haziran’da hiç güvenli olmayan bir denizaltıyla üzerine kişi başı 250 bin dolar ödeyen beş zenginin, şımarıkça bir macera için açık okyanusta ölmesi, eşitsizliğin geldiği yer açısından başlı başına korkunç bir tezat. Hükümetlerin tüm kaynaklarını beş zenginin akıbeti için seferber etmesini tartışmadan önce, olayın kendisi zaten çarpık düzenin bir örneği.

Haberin Devamı

5 zenginin ölümünü 500 göçmenin ölümünden daha çok mu umursadık

‘ORKALARIN MİLYARDER ZİYAFETİ’

Titan denizaltısını yerin 3 bin metre altında bulacak kadar güçlü tarama teknolojimiz olduğunu da bu olayla öğrendik. Bu olaydan sonra göçmen teknelerinde kaybolmanın bir ‘kader’ olduğunu kabullenemeyiz.

Öte yandan olayı her gün takip eden bir haberci olarak, medyanın Titan faciasına göçmenlere göre daha çok ilgi göstermesinin, ölenlerin zengin olmasından kaynaklandığı savını kabul etmiyorum. ‘Milyarderlerin orkalara yem olması’ kadar sıradışı bir olay, tarihin her döneminde büyük haber değeri taşır. Bu olaydan birine, diğerinin pahasına dikkat ediyormuşuz gibi yaklaşmak bir mantık hatası.

5 zenginin ölümünü 500 göçmenin ölümünden daha çok mu umursadık

DÜNYANIN NAMUS DAVASI

İnsanlar aynı anda iki şeyi düşünebilir. Denizaltı hikayesi, popüler kültürün en tuhaf ve olağanüstü gizemli bir parçası olan 100 yılı aşkın Titanik batığıyla ilişkilendirildiği için çok sayıda haber ürettik. Vicdanen onlara karşı daha sorumlu hissettiğimizden, daha çok endişe veya empati taşıdığımızdan değil.

Bu olay, binden fazla göçmeni boğulmaktan kurtardığı için 20 yıl hapis cezasıyla karşı karşıya bırakılan Alman kaptan Pia Klemp’in yargılandığını hatırlatmak açısından bir fırsat oldu. Göçmenlerin hayatını gözden çıkarılabilir kılan ve insani dayanışmayı suç haline getirmek istediği için son bulması gereken bu tür davalar, artık dünyanın namus davalarıdır.

Haberin Devamı

5 zenginin ölümünü 500 göçmenin ölümünden daha çok mu umursadık

Ölümcül turizm pazarının değeri 466 milyar dolar!

Milyarder ve multi milyonerler, ekstrem turistik faaliyetlere her geçen gün farklı bir boyut katıyor. Uzay sınırına çıkmak, Uluslararası Uzay İstasyonu’nu ziyaret etmek, Everest’e tırmanmak, Çernobil’i gezmek, denizaltıyla dalmak, köpekbalıklarıyla yüzmek, sıcak hava balonuyla yükseklik sınırlarını zorlamak, savaş olan Afganistan gibi ülkeleri veya Kuzey Kore’yi ziyaret etmek, jet motorlu kanatlarla uçmak gibi hayatı tehlikeye atan turistik geziler dev bir pazara dönmüş durumda.

Değeri 466 milyar dolar. 2030’da 1 trilyon doları geçeceği hesaplanıyor. Uzmanlara göre zenginler, artık finansal olarak güvende oldukları için sıradan hayatlarına eğlence arıyor... ‘Tehlike turizmi’ de diyebileceğimiz bu pazar, belli bir gelir seviyesinden sonra hayatını riske atacak kadar değersiz görmenin mi yoksa aşırı zenginleşmenin insan bünyesine göre olmadığının kanıtı mı?

5 zenginin ölümünü 500 göçmenin ölümünden daha çok mu umursadık

Başkonsolosların kişiliklerinin ilişkilerdeki önemi üzerine

Bu hafta ‘Türkiye’de İngiliz Ticaret Odası’nın (BCCT) Birleşik Krallık İstanbul Başkonsolosluğu bahçesinde düzenlediği geleneksel ‘Yaz Partisi’ne katıldım.

Haberin Devamı

Kral III. Charles’ın onuruna düzenlenen davette ev sahibi Birleşik Krallık İstanbul Başkonsolosu Kenan Poleo ile kısaca sohbet edebildik. Alışıldık diplomatlardan farklı mizahi ve neşeli kimliğe sahip Poleo, bu özelliklerini iki ülkenin ilişkilerine de yansıtıyor. BCCT Başkanı Chris Gaunt OBE, Yaz Partisi’nde farkındalığı artırıcı sosyal sorumluluk konularına özen gösterdiklerini söyledi.

Bu yıl sürdürülebilir yardım ve destek teması çerçevesinde, özellikle maddi imkanları kısıtlı öğrencilerin eğitimine destek sağlayan Türk Eğitim Vakfı’nı misafir ettiklerini anlattı. BCCT’nin Türkiye ile Birleşik Krallık arasında 136 yıldır ticari ve kültürel bir köprü görevi üstlendiğini de not düşeyim.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder