Giriş
Ramazan Bayramınız mübarek olsun. (Eskiden Şeker Bayramınız kutlu olsun derdik ama kızıyorlar!) İlginç bir rastlantı, aynı gün bir bayram daha var: Zafer Bayramı’nız kutlu olsun. Şimdi geleneklere göre 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’dır, yani devletin kuruluş bayramı. O bayramda Cumhurbaşkanı tebrikleri kabul eder. 23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı, her ne kadar çocuklara hediye edilmişse de TBMM Başkanıdır ve tebrikleri Meclis’te kabul eder.
[[HAFTAYA]]
30 Ağustos Zafer Bayramı ise, Ordunun kazandığı savaşı kutlamak için olduğundan tebrikleri karargahta Genelkurmay Başkanı kabul eder ve tıpkı diğerlerinin yaptığı gibi akşamına da bir davet verir. Bu yıl 30 Ağustos’ta önce iki davet verilecek, Genelkurmay Başkanı İstanbul’da Harp Akademisi’nin diploma töreninden sonra üst düzeyde davet yapacak, Ankara’daki davete subaylar katılacak denmişti. Sonra bu kadar şehit varken neyin kutlamasını yapıyoruz gerekçesiyle davetler iptal edildi.
Hele son telekulak rezaletinden sonra neyin tebrikini yapıyoruz deyip o tören bile iptal edilmeliydi ama o yapılacak. Ama her yıl olduğundan çok farklı biçimde. Ankara’ya ve askeri konulara çok hakim olan Murat Çelik’in yazdıklarından hatırlıyor ve öğreniyoruz ki geçen yıl yapılan bir yönetmelik değişikliği ile 23 Nisan, 19 Mayıs ve 30 Ağustos’taki tebriklerde “TBMM Başkanı ve Başbakan, hazır bulunması durumunda tebrikleri, koordinatör kurum temsilcisi ile birlikte kabul eder ve önde yer alır” denilmiş.
Yani Genelkurmay Karargahı’nda Genelkurmay Başkanı’nın önünden geçen Başbakan, bakanlar, askeri ve mülki erkanın tebrikleri kabul etmesi uygulamasına son verilmiş, bu tablo “sivil” bulunmadı ya da büyük makam küçük makamın önünde niye beklesin ki diye bir hassasiyet vardı ki bir daha tekrarlanmayacak.
Başbakan yerine Cumhurbaşkanı
Bu yeni yönetmeliğe göre 30 Ağustos’ta tebrikleri Başbakanın yanında yeni Genelkurmay Başkanı Org. Özel’le kabul etmesi beklenirken sürpriz bir gelişme oluyor. Murat Çelik’in yazdığına göre Genkurmay Başkanı Özel, 18 Ağustos’ta yapılan Milli Güvenlik Kurulu öncesi Cumhurbaşkanı Gül’e, Başkomutan olarak tebrikleri kabul etmesini “arz” ediyor ve bunun silahlı kuvvetleri onurlandıracağını söylüyor.
Cumhurbaşkanı Gül de bu “arz”ı “kabul ediyor”. Hatta gelişen bu yeni durum, yönetmeliğe yeni bir madde eklenerek “Cumhurbaşkanının katıldığı törenlerde tebrikleri cumhurbaşkanı kabul eder” diye resmileştiriliyor. Yeni masa düzeninden sonra yeni tebrik düzenini izlemek üzere ekranlara bakabilirsiniz.
Cumhurbaşkanı ordunun, Atatürk’ten kalma bir gelenek olarak sembolik de olsa “Başkomutanı” olduğu için böylesi daha uygun. Ama Başbakan da yürütmenin başı benim diye düşünüyorsa, kim kimi niye ve nasıl tebrik edecek, tebrik edilecek ve kutlanacak bir şey de kaldı mı bilemiyorum artık. Neyse ki dini günlerde böyle bir kutlama protokolü yok da, üstüne kafa yormak gerekmiyor. Herkes birbirini tebrik etsin, oruç sonrası çok tatlı ve çikolata yemeyin, dokunur!
