Giriş
Yaşadığımız deprem, sel ve yangın gibi felaketler sahip olduğumuz varlıkları daha çok tehdit eder hale geldi. Özellikle gittikçe yükselen araç fiyatları kaskoyu herkes için zorunlu hale getirdi. Fakat yüksek primler sigortalıları kasko yaptırma konusunda kara kara düşündürüyor.
Depremler, seller ve orman yangınları… Son yıllarda sıklıkla yaşadığımız bu felaketler hayatımızı ve sahip olduğumuz varlıkları ciddi bir şekilde tehdit ediyor. Özellikle ekonomik konjonktür ve yüksek enflasyon nedeniyle fiyatları ciddi oranda artan otomobiller için en önemli güvence olarak karşımıza sigorta çıkıyor. Çünkü sadece 6 Şubat tarihinde yaşanan büyük deprem felaketinde 1 milyona yakın araç ciddi olarak hasar gördü. Yine son yaşanan sel felaketinde hasar gören varlıkların başında da araçlar geliyor. Fakat yaşadığımız bu acı tecrübelere rağmen araç sahiplerinin önemli bir kısmı kasko yaptırmakta hala çekimser. Bunun en önemli sebebi yüksek kasko fiyatları. Sigorta şirketleri ise hazırladıkları ürün çeşitliliği, ihtiyaca uygun teminat imkânları ve kullandığın kadar öde gibi seçeneklerle kaskodaki sigortalılık oranını artırmak için çalışıyor.
FİYATLARI REKABETÇİ BİR SEVİYEYE GETİRDİK
Türk Nippon Sigorta da ‘kasko poliçesini’ yeniledi. Türk Nippon Sigorta Genel Müdürü Dr. E. Baturalp Pamukçu, ürünleri müşterilerin ihtiyaçları doğrultusunda tasarlamaya ve güncelleştirmeye devam ettiklerini söyledi. Bu yılbaşı itibarıyla kasko ürününe olan talepte çeşitliliğin artacağını öngörerek değişiklikler yaptıkları kasko sigortasını rekabetçi fiyatlarla müşterilere sunarak öncelikli tercihler arasında yer almayı hedeflediklerini belirten Pamukçu, “Yapmış olduğumuz bu değişikliklerle daha fazla kişiye hitap etmeyi amaçladık” dedi. Kasko ürünlerini segmentlere ayırdıklarına da dikkat çeken Pamukçu, kasko ürünlerini segmentlere ayırarak daha fazla sigortalıyı hedeflediklerine de dikkat çekti.
İYİ SÜRÜCÜLER DAHA AZ KASKO PRİMİ ÖDEYECEK!
Hasarsızlık İndirimi konusunu göz önünde bulundurmanın önemine dikkat çeken Sigortam.net CEO’su Bora Uludüz, şunları söyledi: “Kasko seçiminde poliçeler, sürücülerin bütçesine ve taleplerine göre şekilleniyor. Araç maliyetlerinin giderek arttığı bir dönemde kasko, araç sahibinin mağduriyetini engelleyecek en güçlü güvence olarak öne çıkıyor. Bunun yanında, maliyeti azaltan en önemli faktörlerden biri Hasarsızlık İndirimi. Poliçe seçiminde kasko hasarsızlık indirimini etkileyen halleri göz önünde bulundurmak çok önemli. Çünkü, bu indirimi etkileyen durumlar sigorta şirketlerine göre çok farklılık gösteriyor ve bir sonraki yıl poliçe yenilemesinde yüksek oranlarda prim farklılıklarına sebep oluyor.”
SİGORTA İLE İLGİLİ SORUNUN MU VAR?
Sigorta dolandırıcılıkları her geçen gün artıyor. Bize özel bir şey değil. Dünyada da artıyor. Hele ekonomik zorluklar yaşanılan ülkelerde bir tık daha çok diyebiliriz. Sigorta bir zenginleşme aracı değildir. İhtiyacın olduğu zaman alamayacağın tek şey ise ‘sigorta’dır. Bir zenginleşme aracı değil dediğimiz için bir kaç örnek vermem gerekiyor. Bir hasarın varsa onu iki kat gösterip sigorta şirketinden tahsil etmeye çalışmak doğru değil elbette. Üstelik dinen de haram. Sonunda sigorta bir havuz. Toplanan primler bir havuzda değerlendiriliyor. Havuza prim yatırarak sigorta yaptıran kişiler arasında hasar görenlerin mağduriyetinin ödendiği bir sistemden bahsediyoruz. Sigorta şirketleri sadece bu sistemi organize ediyor.
ŞİRKETLER DOLANDIRICILIĞA KARŞI TEMKİNLİ
Sigorta şirketleri özellikle bu suiistimalleri uzman ekiplerle takip ediyor. Organize şekilde dolandırıcılık işine bulaşanlar yargıda en ağır cezaları alıyorlar. Sigorta şirketleri bu nedenle yoğurdu üfleyerek yemek zorundalar. Hasarları ince eleyip sık dokuyorlar. Bu arada gerçekten mağdur olan sigortalılar da oluyor elbet. Bunların da başvuracağı yerler var. Geçtiğimiz günlerde ‘sigorta şikâyeti” yazmıştım. Her sigorta şirketinin özel şikâyet hatları var. Hatta buralara gelen mailler birçok şirketin genel müdürlerine de düşüyor. Diğer taraftan Sigorta Tahkim denilen bir kurum var. Burada da uzman tarafsız sigorta hakemleri tarafından şikâyetiniz inceleniyor. Emin olun sigorta şirketlerinin en kısa sürede sigortalıların mağduriyetlerini önlemeye çalıştıklarını biliyorum. Tek sorun bu suiistimalleri ayıklamak... Kalın sağlıkla.
ANADOLU SİGORTA’DAN ORMAN YANGINLARI İLE MÜCADELEYE DESTEK
Anadolu Sigorta ve Orman Genel Müdürlüğü İş Birliğiyle düzenlenen Ormanın Gözleri projesi ikinci yılına girdi. Anadolu Sigorta tarafından orman varlıklarını korumak üzere Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü ile birlikte hayata geçirilen “Ormanın Gözleri” projesi devam ediyor. Geçen yıl kurulumu tamamlanan Adana’daki yangın kulesinin ardından 2023 yılında devreye alınan 4 yangın gözetleme kulesi ile birlikte 245 bin hektar alan gözetlenerek orman yangınlarıyla mücadeleye destek verilecek. Ormanın Gözleri Projesi ile erken müdahaleye dikkat çekerek orman varlıklarının gelecek yıllarda da korunmaya devam edilmesi ve bireylerin farkındalık bilincinin artırılması da amaçlanıyor. İklim değişikliği ile mücadelenin tüm dünyada sürdürülebilirlik gündeminin ilk sırasında yer aldığının altını çizen Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mehmet Tuğtan, “Odak noktalarımızdan biri, çağımızın en öncelikli küresel sorunlarından olan ve sektörümüze etkisi çok yüksek olarak sınıflandırılan iklim değişikliği ile mücadele. Ayrıca sorumlu şirket anlayışıyla hayata geçirdiğimiz etkili projelerimizde de sürdürülebilirliği esas alıyoruz. Geçen yıl başlattığımız Ormanın Gözleri projesi de bu bakış açısının bir ürünü” dedi.
