Faik Gürses Hayatım, aşkım ve Beşiktaş
HABERİ PAYLAŞ

Hayatım, aşkım ve Beşiktaş

İnsan hayal ettiği müddetçe yaşar demişler ama Beşiktaş için hiç de öyle olmadı. Hayaller Konferans Lig’i finaliydi, daha yanına bile yaklaşamadan mum söndü. Üstüne bir de sakatlık ve cezalılar eklenince Kartal’ın sadece karası kaldı. Brugge maçının iki hedefi vardı. Maçı kazanmak ve ülke puanı açısından çekiştiğimiz Belçika’ya da üstünlük sağlamak. Şans, kader, kısmet sizi terk edince herşey çorap söküğü gibi üst üste geliyor. Sağ bek, sol bek, stoper çakma, Gedson ve Amir dinlencede olunca işler iyice sakata bindi. Nielsen ve Thiago 13’üncü dakika oynanırken 2-0 yapınca Beşiktaş’ın da tadı iyice kaçtı.

Haberin Devamı

Orta alanın daha öne çıkarak rakip sahada konumlanması biraz olsun dengeyi sağladı ama pozisyonlar çok cılız ve kısır kaldı. Beşiktaş’ın savunması zaten kırılgan. Ligin en şahane gollerini yiyen bir takım olup çıktı. Üçüncü Brugge golü bu yüzden intihar gibi bir şey oldu. Bu takıma ocak transferinde ağırlığınca altın kadar kıymetli bir 10 numara nereden bulunur, nereden alınır bilmem ne ama şartın ötesinde bir durum hasıl oldu. Aboubakar’ı takip ettim bir ara. Hiçbir şey yapmadığı o kadar aşikar ki. Oyunda kalsa ne olur, kalmasa ne olur. Şu duruşu ile gidişine güle güle denir. Dördüncü golden sonra taraftar iyice çıldırdı zaten. Ağzına geleni sahaya boşalttı. Yazıyorum, yazmaya da devam edeceğim. Bu oyuncu grubu ile 3 Rıza, 2 Feyyaz, 5 Şifo bir şey yaaaa-paaaa-maaaaz.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder