Funda Duru Kazım Semih Varol: İdolüm yok, olmak istediğim bir Semih var
HABERİ PAYLAŞ

Kazım Semih Varol: İdolüm yok, olmak istediğim bir Semih var

 

Kazım Semih Varol, yetenekli ve çok yönlü bir oyuncu. Önüne gelen her rolü nakış gibi işliyor. Eğlenceli, kıvrak zekalı, tertemiz enerjisi olan biri. Bu aralar hayli yoğun; hem Ece Temelkuran’ın kitabından uyarlanan ‘Bütün Kadınların Kafası Karışıktır’ adlı tiyatro oyununda Murat karakterine hayat veriyor hem de Tuna karakteriyle yer aldığı ‘Sonsuza Dek Nedime’ filmi 15 Aralık’ta izleyiciyle buluştu. Bol kahkahalı sohbetimize buyurun.

 

Senin hikayenle başlayalım. Seyirci seni tanımadan önce neler yapıyordun?

Haberin Devamı

Ankara'da doğdum. Babasız ve çok kadınlı, aşırı mutlu bir yuvada büyüdüm. Ciddi bir hiperaktivite problemim olduğu için anneciğim biraz çekti benden. Sabah yüzme, öğlen basketbol, akşam buz pateni, hafta sonu at binme derken ancak bayılarak uyuyabiliyordum. Annem, anneannem ve ablamla büyüdüm. Erkek olarak hep sıra beklemeyi bildim bu yüzden. Ortaokulda tiyatroya başladım, üniversitede konservatuarı bitirdim. Öğrenmeye açık ve kendini yenilemeyi bilen biriyim. Şimdi de aksiyon sahneleri için dövüş dersi alıyorum.

Aslı Bekiroğlu ve Derya Şensoy’la birlikte rol aldığın ‘Sonsuza Dek Nedime’ filmi izleyiciyle buluştu. Tuna karakteriyle karşımızdasın. Tuna nasıl biri?

Tuna bir arkadaş grubunda kardeşinin kontenjanıyla var olan, sevgi dolu, enerjik ve duygusal bir tip. Derya Şensoy’la ikiz kardeşleri oynuyoruz. Filmde şu halimden daha kel ve 15 kilo fazlayım. Şimdi düşündükçe Derya’nın ikizini oynadığım için çok üzülüyorum onun adına, hahaha!  

Kazım Semih Varol: İdolüm yok, olmak istediğim bir Semih var

BEŞ AYDA 15 KİLO VERDİM

Hayli fit ve sağlıklı görünüyorsun. 15 kilo vermeyi nasıl başardın?

Benim pandemi sürecim sporla filan geçmedi; ben ekmek yapmayı öğrenen tayfadaydım. Çok yedim. Bir de iyi biriyle çok kötü bir ilişki yaşadım. Hayattaki kötülük şansının tamamını bana harcadı sanırım. Ben de şişmiştim belli ki dört yılda… Kendimi değiştirmek istedim. Sonra beş ayda 15 kilo verdim ve saç ektirdim.

‘Zengo’da ve ‘Sonsuza Dek Nedime’ filmlerinde gey karakterleri canlandırdın; ‘Bütün Kadınların Kafası Karışıktır’ oyununda ise maskulen bir karakteri oynuyorsun. Birbirinden farklı karakterleri bu kadar rahat canlandırabilmenin sırrı nedir?

Haberin Devamı

Ne geliyorsa oynuyoruz be ablacım! Hahaha! Çok çalışıyorum ben, bu bir sır mı, bilmiyorum ama formülüm bu. Karakter ne olursa olsun onu anlamaya çalışıyorum. Gey bir karakteri oynadığımda, o gey her projede aynı gey olmuyor mesela. Bu da mesleki açıdan beni çok tatmin ediyor. Bana gelen her karaktere eşit mesafedeyim.

KADINLARA TESLİM OLSAK ÇİÇEK GİBİ YAŞARIZ

Ece Temelkuran’ın kitabından uyarlanan ‘Bütün Kadınların Kafası Karışıktır’ adlı tiyatro oyunun devam ediyor. Seyirci neden bu oyunu izlemeli?

Sözü, övgüsü çok güzel bir oyun. Selen Uçer’in dediği gibi, “Oyunumuz efkarlı bir komedi.” Gülerken birden göz dolduruyor. Seyirciye birçok şeyi sorgulatıyor. Ece Temelkuran, zaten şahane bir yazar, Selen de bu hikayeyi en iyi şekilde oyunlaştırdı. Karakterleri bütün inceliğiyle yaratmış. Oynaması çok zevkli. Bir kadın hikayesindeki tek erkeğim.

Sence bütün kadınların kafası karışık mıdır?

Bence kadınları yalnız bıraksak ve onlara teslim olsak çiçek gibi yaşarız. İçinde anne merhameti de taşıyabilen, doğurabilen şahane varlıklar. Sistemleri acayip etkileyici bence. Kadınların kafası karışık değil aslında karıştırılıyor. Oyunda da duyulmayan, eril dünyada mücadele veren, mücadele ettikçe tükenen, duygularında sertleşmiş, belki öfkelenmiş bir sürü iyi kadın var. Kafaları hep karıştırılmış ama sonunda kardelen gibi yine kendi yolunu buluyor hepsi.

Haberin Devamı

Oyunda Murat karakterine hayat veriyorsun. Nasıl bir karakter?

Murat diye emlakçı bir karakteri canlandırıyorum. Biraz hırt bir tip Murat; çoğu erkek gibi sonuç odaklı, merhamet duygusu gelişmiş değil. Yolda görüp, “Ne iyi adam” dediğimiz karanlık abilerden biraz. Kadın meraklısı, eğitilememiş bir tip. “Göster amcalara pipini” toplumundan gelen sadece erkekliğiyle var olabilmeyi bilen, bir kadının yanında başka türlü var olmayı beceremeyen biri. Bu zamana kadar oynadığım bütün karakterlerden farklıydı Murat. Onu anlamam kolay oldu ama hak verip arkasında durmam biraz zorladı beni.

Kazım Semih Varol: İdolüm yok, olmak istediğim bir Semih var

GÜZELLİĞİN YETENEKLE BİRLEŞMEDİĞİ YERDE UZUN SOLUKLU SEYİR OLMAZ

Popüler dizilerde birçok alaylı oyuncu var. Yapımcıların yeteneğe bakmadan güzel kadınları ve yakışıklı erkekleri öne çıkardığı algısı var. Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsun?    

Günün sonunda yapımcı da kanal da ticaret yapıyor. İşine gelen oyuncu kimse onu satıyor, izleyici de bunu talep ediyor. Bence okey yani…  Güzelliğin yetenekle birleşemediği yerde uzun soluklu bir seyir olmaz zaten.

Senin gibi yetenekli bir oyuncuyu neden ekranda bu kadar geç gördük?

Bilmem ki… İnsan bir sürü bir şey sanırım hayatta. Ben hep iyi bir arkadaş, iyi bir oyuncu, iyi bir evlat, iyi bir vatandaş, iyi bir sevgili oldum. Bunlardan birine çok daha fazla odaklandığım bir zamanda dikkatinizi çektim. Gerektiği kadar yapmadığım mesleğimin arkasında durduğum bir dönemdeyim. Kendimi ve mesleğimi seçtiğim zamanı yaşıyorum. 

“Keşke daha erken ekrana çıksaydım” gibi bir pişmanlığın var mı?

Hayatta bir-ikiden fazla pişmanlığım yok benim, onların da mükafatını daha almadığım için pişman hissediyorumdur. Kolay kolay pişman olmam, olması gereken neyse olması gereken zamanda oluyor bence. 

ÇOCUKLUĞUMDAN BERİ GECELERİ ÖDÜL KONUŞMASI YAPARIM

Oyunculukla alakalı en büyük hayalin ne?  

Daha da çok yapmak… Ben ödül almak çok istiyorum. Çocukluğumdan beri geceleri ödül konuşması yaparım. Kral TV video müzik ödüllerinden Kristal Elma’ya kadar, mesleğimle alakalı alakasız ne ödüller veriliyorsa konuşması hazır bende. Hahaha!

Kazım Semih Varol: İdolüm yok, olmak istediğim bir Semih var

ENERJİK, KOMİK VE MUTLU BİRİYİM

Seni hiç tanımayan birine kendini nasıl anlatırsın?

Kendimi anlatmak hep zor gelir bana. Çünkü hep yanlış anlaşılacağını düşünerek uzun cümleler kuran sonra da “Acaba sıkıcı mı oluyorum?” diye kuran biriyim. Kısaca enerjik, mutlu ve komik biriyimdir. 

Aşk hayatın nasıl gidiyor?

Sevgilim yok, bir aşk hayatım da yok dolayısıyla ama böyle mutluyum. İlişkilerim hep uzun sürdü. Şimdi yalnızlığı deneyimliyorum ve galiba hoşuma da gidiyor. Yakınlarda birine heyecanlandım ama olmadı. Sanırım ilişkiler giderek daha da zorlaşıyor. Mecalimiz mi yok, nedir? Benim de herkesi sevmeye enerjim var. Resmen ders çıkaramıyorum, her seferinde yeniden, daha da çok sevebiliyorum. Gerçi iyi ki de böyleyim.

ŞAHANE BİR SEVGİLİYİM, BEN OLSAM BENİMLE SEVGİLİ OLURDUM

Aşık olunca nasıl bir insana dönüşürsün, nasıl bir sevgilisin?

Bence şahane bir sevgiliyim ben olsam benle sevgili olurdum. İnanılmaz empati kurarım. Her koşulda sevgilimi düşünürüm, sürpriz yapmayı severim. İsterim ki hep gülsün, hep eğlensin, güzel beslensin… Çok şefkatliyim. Bir sıkıntısı varsa bunu çözmek için uğraşırım, geri basmam. Sevgimi göstermekten imtina etmem. 

Kazım Semih Varol: İdolüm yok, olmak istediğim bir Semih var

KIYMET BİLMEYENE, HAYVAN SEVMEYENE TAHAMMÜLÜM YOK

Bu hayatta nelere tahammülün yok?

Kıymet bilmeyen insana, hayvan sevmeyene, zorbaya, güçsüzü ezene, ne istediğini bilmeyip her yola seni de yanında sürükleyerek kendi doğrusunu arayan insana tahammülüm yok.

Seni neler mutlu, neler mutsuz eder?

Hayvanlarla aşırı mutlu oluyorum. Bir de arkadaşlarımla yaptığım tatil beni inanılmaz mutlu ediyor. Yemek yapmaya ve yemeye bayılırım. Erkek şiddeti ve hayvana eziyet gördüğümde dayanamayacak kadar mutsuz oluyorum. Elimden bir şey gelmediğinde kendimi çaresiz hissettiğimde, duyulmadığımda, ihmal edildiğimde ve üstümden atlandığını hissettiğimde mutsuz oluyorum.

En son ne okudun, ne izledin, ne dinledin?

En son ‘Athena'yı izledim çok acayip bir filmdi, bayıldım. Oyunculuklar, görüntü yönetimi, yönetmenin zekası… Her şey çok etkileyiciydi. Aylin Balboa şahane bir anlatıcı ‘Bu Hikaye Senden Uzun Osman’ kitabını okumak, kendimi çok iyi hissettirmişti. Sürekli başa sardığım bir şarkı yok ama ben klasik rock’ları severim. Günümüz müziğinden Kings of Convenience’a bayılırım. 

İdolün var mı? Tüm dünyayı düşünecek olursak; en beğendiğin oyuncular kimler?

İdolüm yok ama olmak istediğim bir Semih var. Hayalini kurduğum şeyler var. Erkeklerde Andrew Scott’u, kadınlarda da Olivia Colman’ı beğeniyorum.

İsim benzerliğinizden dolayı fenomen Semih Varol’la karıştırıldığın oluyor. IMBD’de, oynadığın filmlere onun fotoğrafını koydukları olmuş. Bu seni rahatsız ediyor mu?

Ya sorma, genç bir fenomen kardeşimiz… Hiç rahatsız olmamakla birlikte çok da gülüyorum bu duruma. Çözümü, ilk adımı da kullanmakta buldum ben. Şimdi de insanlar ismimim tamamına adapte olsun diye uğraşır oldum. Film afişlerimde bile henüz ‘Kazım’ kabul görmedi ama ben buradan da söyleyeyim; BEN KAZIM SEMİH VAROL arkadaşlar. Haha!

FOTOĞRAFLAR: BAHADIRHAN ERKOÇ

KOSTÜM: NECATİ ERDOĞAN

Sıradaki haber yükleniyor...
holder