Verda Özer Açık büfe, her şey dahil serpme kahvaltı mekanlarına çağrımdır
HABERİ PAYLAŞ

Açık büfe, her şey dahil serpme kahvaltı mekanlarına çağrımdır

İnsanoğlu olarak çok ciddi bir çöp sorunumuz var. Gökdelenlerle eş oranda yükselen çöp yığınları içinde yaşıyoruz ve bu çöplerle nasıl başa çıkacağımızı bilmiyoruz. Geri dönüştürmeye kalktığımızda da çevreye zarar vermeye devam ediyoruz. Çöpleri yakmak uzmanlara göre ‘yapılabilecek en korkunç şey’. Zira yakılırken havaya muazzam sera gazı salınımına sebep oluyorlar, ki bunlar kanserojen madde içeriyor ve böylelikle küresel ısınmayı daha da artırıyor. Atıklarımız enerji üretim tesislerinde vs. geri dönüştürülse dahi geri dönüşüm sürecinde harcanan enerjiyle ve açığa çıkan zararlı maddelerle doğada ciddi hasara yol açıyorlar. Peki o zaman ne yapacağız?

Haberin Devamı

KAYNAĞINDA ÖNLE

“Atıkların çevreye hiçbir zarar vermemesi için kesinlikle kaynağında önlemeliyiz. Yani atık daha ‘atık’ haline gelmeden değerlendirmeliyiz. Örneğin raflarda kullanma ömrünü tamamlamak üzere olan veya çürümeye yüz tutmuş meyveler gibi, insanın hâlâ tüketebileceği ürünleri kullanmalıyız” diyor Fazla’nın kurucularından Olcay Silahlı. “Marketler her şeyi satamıyor. Restoranların, otellerin, hele ki ‘her şey dahil’ otellerin her gün çok ciddi miktarda gıda fazlası var. İşte biz kurulduğumuz 2016’dan beri tüm bu ürünleri ve gıdayı daha atık haline gelmeden değerlendiriyoruz” diyor.

Açık büfe, her şey dahil serpme kahvaltı mekanlarına çağrımdır

Peki ama nasıl? “Bugün tüm sektörlerin her gün ciddi miktarda atığı oluyor. Ancak şirketlerin bir ‘atık yönetim departmanı’ yok. Yani atıklarla nasıl başa çıkabilecekleri konusunda uzmanlık ve organizasyon eksikliği var. Biz de yurtdışında yaptığımız araştırmalardan sonra Türkiye’de 2016’da dijital, akıllı bir ‘bütünsel atık yönetimi’ kurduk. Şirketlerin kendi departmanı gibi çalışıyoruz” diyor.

AKILLI TARTI SİSTEMİ

Sistem şöyle işliyor: Restoranlarda otellerde akıllı bir tablet, çöp kutularına entegre oluyor. Çöpe atılan her yemek çeşidi/her ürün bu tabletteki kamera tarafından çekiliyor ve menü üzerinden türü tespit edilip merkeze bildiriliyor. Bu ‘akıllı tartı sistemi’ ile marketlerde de stok sistemine entegre olan Fazla, her gün raf ömrünü tamamlamak üzere olan, çürümeye yüz tutmuş malları sistemde görüyor. Gün sonunda da mobil bir uygulama üzerinden tüketicilere ‘sürpriz kutu ilanı’ adıyla açık çağrı yapılıyor. Mesela hepinizin bildiği bir market zinciri “şu saatler arası gelip, şu kadar indirimle şu ürünleri alabilirsiniz” diye bu uygulamadan çağrı yapıyor. Restoranlar ve oteller için de aynı uygulama elbette geçerli. Düşünün ki bugün İspanya’da her gün tam 6 milyon İspanyol bu sistemle karnını doyuruyor.

Haberin Devamı

BAĞIŞLA!

Fazla, 2’nci seçenek olarak ‘bağış’ yolunu kullanıyor. “Dünyada sıfır karbon ayak iziyle, yani çevreye hiçbir zarar vermeden atıkları değerlendirmenin tek yolu bağış” diyor Olcay Silahlı. Bu yüzden kurdukları ‘gıda bankaları’ üzerinden paketli ürünleri depolara ulaştırıyorlar ya da buralarda pişmiş aş olarak ihtiyaç sahiplerine dağıtıyorlar. Yüzde 90’ı belediyelerin altında işleyen bu depoların bir kısmı ‘B to B2 denilen büyük distribütörlere ayrılmış durumda. Onlardan da her gün tonlarca gıda bu bankalara ulaştırılıyor. 2017’de kurdukları Gıda Kurtarma Derneği ile bugün 68 ilde 204 adet bankadan tam 1.5 milyon kişiye gıda dağıtıyorlar.

Haberin Devamı

GERİYE KALAN HAYVANLARA

Kaynağında önleme ve bağıştan sonra 3’üncü yol olarak da ‘hayvan yemi ve ileri dönüşüm’ geliyor. Sanayide oluşan fireleri (makarna üretimindeki makarna kırpıntıları gibi) besin değeri taşıyorsa hayvan yemi üreten tesislere veriyorlar. Geri kalanı ise ileri dönüşüm tekniğiyle kullanılıyor. Mesela makine plastiği yerine limon kabuğu kullanılması gibi. Geriye son seçenek olarak ise bio-gaz kalıyor. Hayvanın ve insanın tüketemeyeceği şeyleri elektrik üretiminde veya atıktan yakıt üreten tesislerde kullanıyorlar.

MUAZZAM TASARRUF

Türkiye’de 199, yurtdışında 5 şirketle çalışan Fazla; 2016’da Olcay Silahlı ve Arda Eren tarafından önce ‘Fazla Gıda’ olarak kurulmuş. 1 yıl önce ismini ‘Fazla’ya çevirmiş. Zira sadece gıdada değil, kimyadan tekstile çok geniş bir yelpazede hizmet ediyorlar. Operasyonlarına başladıkları ilk yılda Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından desteklenen ilk Türk girişim olmuşlar. Olcay Silahlı bugüne kadar toplamda 58 bin ton gıda kurtardıklarını, 135 bin ton karbon ayak izini engellediklerini söylüyor. “Akıllı Tartı Sistemi ile işletmeler gıda atığını yüzde 50’ye kadar azaltabiliyor ve finansal kayıplarını yüzde 8’e kadar düşürebiliyorlar. Bir ‘her şey dahil oteli’ yılda 6-7 milyar TL kadar gıda atığını akıllı tartı kullanarak engelleyebilir” diyor Silahlı. Bu uygulamayı tüm açık büfe ve serpme kahvaltı mekanları kullansa, ülkece bulunacağımız tasarrufu varın siz düşünün!

YARIMIZ AÇ

Düşünün ki bugün 1.5 milyardan fazla insan yoksulluk sınırının, 820 milyon insan da açlık sınırının altında. Uzmanlara göre bugün insanlığın çoğu aç! Buna rağmen her yıl insan tüketimi için üretilen 3 gıdadan 1’i çöpe gidiyor. Bu israfın ciddi ölçüde azaltılması halinde açlığın çok ciddi oranda azalacağı öngörülüyor. Gıda israfıyla mücadele etmek dünyanın acilen bir numaralı gündemi olmalı. Hem de hemen bugünden.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder