Verda Özer Köprüden önceki son çıkıştayız!
HABERİ PAYLAŞ

Köprüden önceki son çıkıştayız!

Şu an tüm dünyanın gözü kulağı kalbi İskoçya’nın Glasgow şehrinde. 1 Kasım’dan beri Birleşmiş Milletler çatısı altında yapılan İklim Değişikliği Konferansı’nın (COP2) bitmesine sadece birkaç gün kaldı... 12 Kasım günü geldiğinde, dünyamızı nasıl bir geleceğin beklediğine dair daha net bir bilgimiz olacak. Dünyamız aydınlığa doğru mu yürüyecek yoksa karanlığa mı? İnanın bu zirveden çıkacak sonuçlar bu kadar belirleyici... Zira hep yazıp çizdiğimiz gibi: Eğer ki 2050’ye kadar atmosfere salınan karbon emisyonlarını büyük ölçüde azaltmayı ve böylelikle küresel sıcaklık artışını 1.5 dereceyle sınırlandırmayı beceremezsek... Geri dönülemez bir yola girmiş olacağız.

Haberin Devamı

Köprüden önceki son çıkıştayız

SINIR 1.5 DERECE

Sebebi de şu: Küresel sıcaklık artışı 1.5 derecenin üzerine çıktığı an, yerkürenin kaldırabileceği sınır aşılmış olacak. Buzullar eriyecek ve tüm deniz suları yükselecek. Büyük insan/canlı kitleleri hayatını kaybedecek. Asıl korkutucu olan şu ki; uzmanlar bugünkü karbon salınımıyla bu sıcaklık artışının 2050’ye kadar 2.7 derece olacağını söylüyor. İşte bu yüzden İklim Konferansı bu gidişatı durdurabilmek için son şans olarak görülüyor. Yani köprüden önceki son çıkıştayız. Bu boş laf değil, gerçek...

UMUT VERENLER DE VAR

  • İklim zirvesinde herkesin oturup kalkıp konuştuğu asıl konu, karbon gazı emisyonları. Zira küresel ısınmayı en çok körükleyen etkenlerin başında geliyor. İşte bu nedenle tüm dünya ülkelerinin 2050’ye kadar karbon emisyonlarını en aşağıya çekmeleri gerekiyor. Birleşmiş Milletler (BM) kapsamında 2015’te imzalanan ve 2016’da yürürlüğe giren Paris İklim Anlaşması’na taraf olan 197 ülke aslında bunun sözünü vermişti ve bazıları net hedefler ortaya koymuştu. Ama şimdi Glasgow’da hem daha çok ülkenin hedefini belirtmesi, hem de hedeflerin büyütülmesi şart.
  • Bazı ‘büyük’ ülkeler zirveden önce zaten eli büyüttüler. Mesela ABD karbon salınımı 2005’ten bu yana yüzde 20 azaltmış durumda. Başkan Joe Biden 2050’de ‘karbon nötr’ olma sözü verdi. Yani ülkenin saldığı karbondioksit gazı miktarı, doğanın kaldırabileceği miktarla dengelenecek. Ki buna ‘net sıfır emisyon’ da deniyor. Çin de bu zirveden çok önce 2060’a kadar net sıfır hedefi koymuştu. Avrupa Birliği de imzaladığı Yeşil Mutabakat sayesinde bu hedefe 2050’de ulaşacak.
  • Zaten hepimize umut veren de böyle büyük nüfuslu ekonomilerin ellerini taşın altına koymaları. Telefonda konuştuğum WWF-Türkiye’de (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) İklim ve Enerji Programı Kıdemli Uzmanı olan Tanyeli Sabuncu, zirveden umut verici haberler geldiğini söylüyor. Mesela dünyada 3’üncü en çok karbon salımına sebep olan Hindistan, 2070’de karbon nötr olacağını açıkladı. 2030’da elektrik üretiminin de yüzde 50’sini yenilenebilir kaynaklardan yapacağı sözü verdi. Tanyeli Bey, “Bu kadar büyük bir ülkenin bu yola girmesi ve ilerlemesi çok önemli” diyerek her bir ülkenin bu meselede ne kadar çok payı ve sorumluluğu olduğunu hatırlatıyor aslında.

SIRA TÜRKIYE’DE

Karbon nötr olabilmek için ise aynen ABD ve Hindistan’ın yaptığı gibi ortaya net bir yol haritası koymak gerekiyor. Dolayısıyla Türkiye’nin de... Türkiye, ekim ayında Paris Anlaşması’na taraf olarak yeşil trene bindi. 2023 itibarıyla sera gazı emisyonlarını yüzde 21 azaltma ve 2053’te net sıfır olma taahhüdünde de bulundu.

Bunlar çok önemli adımlar ama yeterli değil. Kıdemli Uzman Tanyeli Sabuncu, hedefe ulaşmak için öncelikle kömürden çıkmak gerektiğini söylüyor. WWF’le birlikte 6 sivil toplum kuruluşunun imzaladığı ‘Karbon Nötr Türkiye Yolunda İlk Adım: Kömürden Çıkış 2030’ raporu da bunu savunuyor.

Dünyada karbondioksit emisyonlarının nerdeye yarısından sorumlu olan kömüre yatırımı ve teşviki kesmek, yeni kömür santralleri inşasını durdurmak ve elektrik üretimi başta olmak üzere (ki elektrik üretiminin yüzde 35’i kömürden geliyor) kömürü bırakmak en başta geliyor. WWF’in raporuna göre; piyasa koşulları içerisinde kimsenin mağdur olmayacağı bir planlama mümkün.

Haberin Devamı

Yoksa zaten neden geçen hafta 46 ülke çıkıp da ki içinde blok olarak Avrupa Birliği ve Güney Kore, Endonezya, Polonya gibi ülkeler var, ‘kömürden çıkışı önceliklendiriyoruz ve kömür yatırımını tamamen sonlandırıyoruz’ diye dünyaya ilan etsinler? Finans dünyasının büyük yatırımcıları ve kurumları da ‘kömüre yatırımı bitirdik’ diyerek bu trene bindiler. Yani artık kömür ‘out’. Eski dünyaya ait bir kavramdan ibaret...

ALARM VEREN KONULAR

İklim Konferansı’ndaki bir diğer önemli gündem de metan gazı. Zira aslında bu gazlar (en çok organik çöplerden ve doğalgaz yakarken çıkıyor) karbondioksitten daha zararlı. Sebebi de atmosferde çok daha kalıcı olmaları. Dolayısıyla küresel ısınmaya etkisi çok daha fazla.

Bu yüzden 100’den fazla ülke bu konferansta 2030’a kadar metan gazı salımını yüzde 30 azaltma sözü verdi ki Türkiye de buna dahil. Ama yukarıda bahsettiğim gibi buna yönelik bir ulusal yol haritası belirtmesi gerekiyor. Ormansızlaşma da bu zirvenin öne çıkan ve Türkiye için belki de en acil meselesi. Salı günü devam edeceğiz...

Haberin Devamı
Sıradaki haber yükleniyor...
holder